Hepimiz bir kez bile olsun karşımızdaki insanın ne düşündüğünü bilmek istemişizdir. Şimdi bir gün kalktığınızı ve bir anda sizin ve karşınızdaki kişilerin düşüncelerini okuyabilen bir cihaz icat edildiğini düşünün. Ne hissederdiniz? Düşünceleriniz ve duygularınız açığa çıkacağı için bir korku ya da bir utanç duygusu mu yoksa artık kimsenin size yalan söyleyemeceği gerçeğinin farkına varıp kendinizi mutlu mu hissederdiniz? Hepimizin bu cihaza karşı hisleri tabi ki farklı olacaktır. Fakat bu icat topluma ve günlük hayatımıza ne tür bir etki yaratır?
Öncelikle iyi yönlerini düşünecek olursak artık kimse birbirine yalan söyleyemeyecek ve dolandırıcılıklar bir hayli azalacaktır. Sadece dolandırıcılık suçları değil başka suçlarda karşıdaki ve yetkili kişinin düşünceyi duyması sebebiyle azalacak veya yok olacaktır. Bununla beraber insanlar karşısındaki kişinin düşüncelerini duyabileceği için karşılarındaki kişi ile empati kurmaları bir hayli kolaylaşacaktır. Daha basite indirgemek gerekirse toplumun daha güvenilir bir yer olmasını ve insanların birbirini anlamasını kolaylaştıracaktır. İnsanlar ile empati kurmak ve yalandan kurtulmak için zihin okumak hoş bir şey gibi görünebilir.
Fakat toplumda asla yalan söyleyememek iyi bir şey midir? Sorusuna tekrar göz atmak gerekir. Sonuçta bazen insanların duygularını incitmemek adına kullandığımız “zararsız” beyaz yalanlarında artık kullanılamayacağını göz önünde bulundurmak gerekir.
Kötü yönlerinden devam etmek gerekirse aklınızdan geçen uygun veya uygunsuz her türlü düşüncenin bir başkası tarafından duyulduğunu hayal edin. Bu nasıl bir duygu olurdu? Utanç, kızgınlık veya üzüntü mü yoksa sevinç veya mutluluk mu? Bu bilinmezlik hissi insanın karnında kötü bir kelebek hissi oluşmasına sebep vermez mi? Sonuçta insanlar olarak düşündüğümüz her şeyi en derin ayrıntısına kadar kontrol edemiyoruz. Ayrıca her düşüncemizin duyulabilir olması konusundan devam etmek gerekirse, Diktatörlük ile veya ağır düşünce yasalarıyla yönetilen bir ülkede yaşadığınızı düşünün. Bir anda polis ve benzeri kurumların devlet aleyhine düşündüğünüz her şeyi duyabilecek ve sizi buna göre cezalandırabilecek hale gelecektir. Sadece düşündüğü bir şey yüzünden ceza almak hiç birimizin isteyeceği bir durum değildir. Son olarak karşımızdakilerin düşündüğü şeyler bizim her zaman duymak istediğimiz, hoşumuza giden veya merak ettiğimiz şeyler olmak zorunda değil. Karşımızdaki insanın sadece iyi değil kötü ve müstehcen düşüncelerinide duyabilir hale geleceğimizden dolayı istemediğimiz şeyleri duymamızda çok olası bir hale geliyor.
Yani kısaca açıklamak gerekirse insanların düşüncelerini okuyabilen bir cihaz geliştirilseydi yalanların yok olması, suçların azalması veya yok olması ve empati yapmanın kolaylaşması gibi pozitif etkileri olacağı gibi. İnsanları kırmamak için kullandığımız beyaz yalanlar, düşündüğümüz iyi veya kötü her düşüncenin başka kişiler tarafından duyulacak olması, diktatörlük veya düşünce özgürlüğüne sahip olmayan ülkelerde bunun insanların cezalandırılmasına yol açacak bir alet olarak kullanılması ve son olarak karşımızdaki insanların duymak istemeyeceğimiz düşüncelerini duymak gibi negatif etkileride olacaktır. Sonuç olarak bir zihin okuma cihazı geliştirseydi bunun topluma negatif mi pozitif mi etki edeceğini öngörmek kolay değil ve özneldir. Sizin bu konuda düşüncelerinizin ne olduğunu duymak isterim.