Bir zamanlar zengin bir adam varmış, adı Metehan imiş. Metehan, zenginmiş ama çok mutsuzmuş. Mutsuzluğunun nedeni kötü bir hastalığa yakalanmasıymış. Hastalığın adı bilinmiyormuş. Bir yıl içinde hayatı sona erecekmiş bu hastalık yüzünden. Ne kadar parası olursa olsun bu hastalığın tedavisi yokmuş. Metehan’ın hiç arkadaşı da yokmuş. Sıkıntıdan film izliyor, dışarı çıkıp spor yapıyor, evcil hayvanları ile oynuyor ama bir türlü mutlu olmuyormuş. Bir gün “ Benim hiç arkadaşım yok, mutsuzluğum bundan, ben dışarı çıkıp arkadaş bulayım.” demiş içinden. Gördüğü herkese “Arkadaş olabilir miyiz? diye sormuş ama hep aynı yanıtı almış: “Özür dilerim ama hayır.” Öğretmen olsam belki mutlu olurum, demiş Metehan. Türkçe Öğretmeni olmuş ve kendini daha iyi hissetmeye başlamış, öğretmen arkadaşlarıyla öğrencileri de komikmiş , espri yapmayı seviyorlarmış. Özellikle Ateş arkadaşını ve Alperen’i çok seviyormuş. Birlikte vakit geçirmişler, mutlu olmuşlar, eğlenmişler. Bir gün Metehan doktora kontrole gitmiş. Doktor Metehan’ın iyileştiğini söylemiş. Metehan çok mutlu olmuş. Doktor sormuş “Bu aralar ne yaptın ki iyileştin?” Metehan her şeyi anlatmış. Hastalığın adı ise artık bulunmuş: mutsuzluk hastalığı…
Zengin Mutsuz Adam
(Visited 48 times, 1 visits today)