Televizyonun hayatımıza girmesiyle birlikte koca bir dünyayı evimize taşımış olduk. Oturduğumuz yerden dünyanın herhangi bir köşesindeki herhangi bir konu hakkında canlı olarak haberdar olabiliyoruz. Televizyon ücretlerinin gittikçe ucuzlaması sayesinde bırakın her haneye bir adet televizyon düşmesini, her bir aile ferdine bir adet televizyon düşmeye başladı. Ülkemizin ekonomik durumunu ve refah düzeyini de göz önüne aldığımızda halkımız artık sinema, tiyatro, spor aktiviteleri gibi masraf gerektiren faaliyetleri gerçekleştirmek yerine evinde televizyon seyretmeyi tercih ediyor. Bu sayede insanlar hem para harcamamış oluyor, hem de evdeki rahatından taviz vermiyor.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunca (RTÜK) gerçekleştirilen televizyon izleme eğilimleri araştırmasının sonuçlarına göre, izleyiciler, günlük ortalama 3 saat 34 dakika televizyon izliyor. Bu kapsamda, hafta içi günlük ortalama televizyon izleme süresi 3 saat 30 dakika, hafta sonu günlük ortalama televizyon izleme süresi de 3 saat 45 dakika olarak saptandı. Yeni medya araçlarından TV izleme en çok taşınabilirlik ve çok amaçlı kullanım özelliği nedeniyle tercih ediliyor. Akıllı telefondan televizyon yayınlarını en çok 15-24 yaş arasındaki gençlerin izlediği belirlenirken, katılımcıların yüzde 88,8’i yayınları tek bir cihazla izlemek durumunda kalsa televizyonu seçeceğini ifade etti.
Bu kadar yüksek televizyon izleme oranlarını azaltmak amacıyla çeşitli kültür ve turizm projeleri üretilip hayata geçirilebilir. Eğer Kültür ve Turizm Bakanı olsaydım, aşağıda sıraladığım projeleri hayata geçirir ve halkımın kültür seviyesini yükseltmek ve ülkemin muasır medeniyetler seviyesine gelmesini sağlamak için elimden geleni yapardım:
- İlkokul ve ortaokul öğrencilerine her ay ücretsiz kitap dağıtımı projesi: Ağaç yaşken eğilir, misali ilkokul ve ortaokul çağındaki tüm öğrencilere her ay ücretsiz olarak kitap dağıtılmasını sağlardım. Kitap okumanın insanın ufkunu ve hayal dünyasını genişleteceği ve bu sayede daha fazla kitap okumaya yöneleceği düşüncesiyle televizyon izleme oranlarında azalış kaçınılmaz olacaktır.
- İlkokul ve ortaokul öğrencilerine her ay ücretsiz sinema ve tiyatro bileti dağıtımı projesi: Bu proje sayesinde ilkokul ve ortaokul çağındaki öğrenciler, sinema ve tiyatro etkinliklerine gitmeyi adeta bir alışkanlık haline getirecek, bu öğrencilerin kültür düzeyi artacak, bu sayede de daha az televizyon seyredecekleri için televizyon izleme oranlarında azalış sağlanmış olacaktır.
- Öğrenciler için müzeye giriş bileti projesi: Herhangi bir sınavdan 90 ve üzeri alan öğrenciler için hem başarılarını teşvik etme, hem de televizyon izlenme oranını azaltma amacıyla ücretsiz müze giriş bileti dağıtılması projesini hayata geçirirdim.
- Beden eğitimi derslerinde ayda bir kez bir spor aktivitesine katılım projesi: Televizyon seyretme oranlarını azaltmak ve insanları spor yapma suretiyle hem zihnen hem bedenen formda tutmak amacıyla her bir ay gerçekleştirilen beden eğitimi derslerinin bir tanesinin ödevi olarak hafta sonları futbol, basketbol, voleybol gibi maçlara gidilmesini zorunlu kılacak bir projeyi hayata geçirirdim. Bu projeyle aynı zamanda beden eğitimi derslerinde öğrencilere futbol, basketbol ve voleybol oynamayı öğretmek ve bu sayede öğrencilerin sporu sevmesine olanak sağlamak da mümkün olacaktır.
Özetle, bu yazımda ülkemizde televizyon seyretme oranlarını azaltmak adında hayata geçirilmesini planladığım ve İlkokul ve ortaokul öğrencilerine her ay ücretsiz kitap dağıtımı, ilkokul ve ortaokul öğrencilerine her ay ücretsiz sinema ve tiyatro bileti dağıtımı, öğrenciler için müzeye giriş bileti ve beden eğitimi derslerinde ayda bir kez bir spor aktivitesine katılım projesi isimlerinde dört adet kültür ve turizm proje önerimi sizlerle paylaştım. Eğer bir gün Kültür ve Turizm Bakanı olursam bu projelerimi ivedilikle hayata geçirip halkımın kültür seviyesini arttırıp televizyona bağımlılığı azaltacağım.