Zaman, bence insanlar için en önemli unsurlardan biridir. Bu zamanı daha verimli ve doğru kullanmak için geçmişten ders alıp geleceği ona göre yaşamalıyız ancak bazen zamanı akışına bırakıp o şekilde yaşamak da bize iyi gelebilir. Albert Einstein’ın da dediği gibi, “Dünden ders çıkar, bugünü yaşa ve yarın için umut et.” sözü bence gayet gerçekçi ve olumlu bir sözdür. Çünkü geçmişte yaşananları geçmişte bırakmalı, ders alınması gereken konulardan ders çıkarmalı ve zamanı olduğu gibi yaşayıp aynı zamanda da yarınlar için hayal kurmayı ve gelişmeyi unutmamalıyız.
Geçmişten ders çıkarmak denildiğinde çoğunlukla olumsuz davranışlar akla gelirken, geçmişte yapılan iyi davranışlardan da ders çıkarmak mümkün hatta faydalıdır. Ayrıca bazen çıkarılan bu dersler sadece bizlere değil, çevremizdeki insanlara da katkıda bulunabilir. Aslında bakınca, gelecek deyip geleceğe yönelik kurduğumuz düşünceler de sonunda bizler için geçmiş ve o zamana ait düşünceler de ders olarak geri gelir. Tıpkı bir döngü gibi.
Bence bize verilmiş bu zaman içerisinde bizim için en önemli ve anlamlı olan şey, gelecek için düşünüp derslerimizden ders çıkarıp önümüzdeki zamana bakıp asla içimizdeki o yaşama sevincini kaybetmemek ve zamanımızı iyi değerlendirmeyi öğrenmektir. Bütün insanlar gibi bizlerin de düşünce yapısı belki o anki kararımızdan sonra, belki üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra belki de iyi veya kötü bir ders çıkarıldıktan sonra değişecek ve ders çıkarmak dediğimiz kavram da bu sonuçlardan doğacaktır.