Zamanda yolculuk mu, yoksa zamanı durdurmak mı? Bence bu sorunun cevabı açık bir şekilde zamanda yolculuk olmalı. Düşünsenize, tek bir günü dilediğiniz kadar tekrar yaşayabilirsiniz! Kaybettiğiniz kişilere geri dönüp onları görebilirsiniz. Ayrıca birinin başına bir şey gelmişse, geçmişe gidip o kişiyi uyarabilir ya da yaşanacak kötü bir olayı engelleyebilirsiniz.
Bir de tarihe adını yazdırmış, eskiden yaşamış büyük insanlarla tanışmak ne kadar harika olurdu. Herkesin pişmanlıkları vardır, değil mi? İşte, geçmişe gidip pişmanlıklarımızı değiştirebilseydik, çok daha farklı bir hayatımız olabilir. Belki de ölümsüzlük, böyle bir şey olurdu. Yani bir kere doğup büyüdükten sonra, istediğiniz zaman geçmişinize, çocukluğunuza ya da gençliğinize dönebilirsiniz. Bu şekilde hiç yaşlanmazsınız, ölümsüz olursunuz.
Tabii ki bazı teoriler de buna karşı çıkar. Mesela geçmişe gidip bir şey değiştirdiğinizde, bu değişiklik yeni bir evren yaratabilir, yani çoklu evren teorisi ortaya çıkar. Ama bir diğer teoriye göre geçmişe gitmek, orada hâlâ var olan eski halinizle karşılaşmanıza neden olabilir ve bu durum karışıklıklar yaratır. Bu teoriler henüz gerçek değil ama zaman yolculuğu konusunda düşünmek bile çok heyecan verici.
Şimdi, diyelim ki zaman yolculuğu mümkün. Geçmişe gittiğinizde, en küçük bir değişiklik bile geleceği değiştirebilir. Mesela milattan önceye gittiniz, bir kabileye ait kesici bir aleti unuttunuz. O kabile bu aleti bulup, onu geliştirmeye başlar ve bu, tarihsel akışta büyük savaşların çıkmasına sebep olabilir. Bu tür olumsuz etkiler olsa da zamanda yolculuk yapmak gerçekten çok heyecan verici olurdu.
Sonuç olarak zamanda yolculuk yapmak, geçmişi ve geleceği keşfetmek, olasılıklarla dolu bir dünya sunuyor. Zamanı durdurmaktan çok daha etkileyici bir deneyim olabilir.