Yüz Yılın Ötesinde: Cumhuriyetimizin İzinde Geleceğe Adım Atmak

Bundan 100 yıl önce milletimiz vatanı için zor mücadeleler vererek elde ettiği zaferleri atamız Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyetle taçlandırmıştı. Elde edilen bu zaferlerin atamızın komutanlığı ve milletimizin fedakarlığı sayesinde gerçekleştiği unutulamaz bir gerçek. Bu korkusuz, mücadeleci ve fedakar millete yön verdin atam, bundan dolayı size ne kadar teşekkür etsem az. Bu vatanın temellerini çok sağlam bir şekilde attınız ve bu temellerin üzerine yeni katkılarda bulunmak, başarılar eklemek ve geliştirmek ise bizim görevimiz. Sizin de dediğiniz gibi: “Zafer, „Zafer benimdir‟ diyebilenindir. Başarı ise, „Başaracağım‟ diye başlayarak sonunda „Başardım‟ diyebilenindir.” bu yüzden asla pes etmeyecek, bu vatan için çok çalışacağız.

 

Cumhuriyet, halk egemenliği, eşitlik, adalet, laiklik, insan hakları ve toplumsal katılım gibi demokratik değerleri teşvik eden yani vatandaşların kendi yönetimlerini seçme hakkını koruyan ve toplumun ilerlemesine olanak sağlayan bir yönetimdir. Aynı zamanda, din ile devlet işlerinin ayrılmasını ve insan haklarının korunmasını sağlar. Toplumların demokratik, özgür ve adil bir şekilde yönetilmesine katkı sağlar. Bunun gibi bir özgürlüğe günümüzde bile sahip olmayan ülkeler varken atamız 1920’li yıllarda bizi cumhuriyet ve birçok yenilikle tanıştırmıştır. Bunlardan bazıları kadın hakları, yaşam hakları, din özgürlüğü, eğitim reformları ve seçme-seçilme hakkıdır. Bu inkılaplar Türkiye’nin çağdaş bir toplum haline gelmesinde önemli bir rol oynamıştır “Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kafidir.” demiştir atamız. Ona olan minnetimizle beraber onun fikirlerini hissederek, anlayarak taşımakta bizim görevimizdir. Cumhuriyeti korumak, kollamak, yaşatmak her yurttaşın görevidir.

 

Atatürk milletvekilleri ile görüştükten sonra cumhuriyet önergesi TBMM’ye verildi ve böylece cumhuriyet yönetiminin ilk adımı atılmış oldu. Ardından “Yaşasın cumhuriyet!” sesleri arasında alkışlarla cumhuriyet ilân edildi. Bağımsızlık düşüncesi ile 29 Ekim 1923 tarihinde taçlandırılan cumhuriyet, birlik ve beraberlik duygusunu taşıyan en büyük eserdir. “Yüzyıllarca kutlanacak cumhuriyetimiz, her zaman mavi göklerde uzanacak ellerimiz.” Daha da üzerine katacağız, bu vatan için canını vermiş bütün şehitler adına daha çok çabalayacağız, daha çok başaracağız.

 

“Bugün cumhuriyetimizin 10. yılını doldurduk, en büyük bayramdır!” Atamızın bundan 90 yıl önce halkımıza söylemiş olduğu bu sözler halka sevinç, tutku, inanç uyandırmış ve 90 yıl sonra bile bu sözlerdeki coşkuyu iliklerimize kadar hissetmemizi sağlamıştır. Halkına demokrasiyi, egemenliği, bağımsızlığı ve özgürlüğü aşılayan ve yönlendiren bir atamız olduğu için çok şanslıyız. “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” Bu sözüyle cumhuriyetin değerlerinin ve ilkelerinin kuşaktan kuşağa aktarılması ve korunması gerektiğini vurgular atamız. 

 

Cumhuriyetimizin 100. yılını her yıl olduğu gibi coşkuyla, inançla, sevinçle kutluyoruz. Atamızın bize sağladığı her inkılabı yaşatacağımıza söz veriyoruz.

 

“Cumhuriyeti siz kurdunuz

Onu yükseltecek olan bizleriz”

 

Zeynep D. Erdoğan

Hazırlık-B

(Visited 5 times, 1 visits today)