Yüz Tanıma Teknolojisi

Teknoloji sürekli gelişmekte ve her geçen gün yeni şeyler ortaya çıkmaktadır.Ortaya çıkan bazı ürünlerin yararları ve zararları toplumda tartışmaya yol açmaktadır. Bu ürünlerden biri de yüz tanıma teknolojisidir. Bazı ülkeler insanları yüz tanıma teknolojisini her alanda kullanmaya teşvik ederek bu konuda yasalar çıkartırken bazı yönetimler ise bu teknolojiyi engellemek için kanunlar oluşturmaktadır.İki tarafın da kendince sebepleri var. Peki nedir bu bu kadar gündem olan ve insanları ikiye bölen yüz tanıma teknolojisi? Yüz tanıma teknolojisi, burun, gözler, ağız ve çene arasındaki orantılar, göz çukurlarının derinliği, elmacık kemiklerinin yapısı gibi yüzün bütün detaylarını analiz edip hafızasına kaydederek ve kamera önüne gelen yüzleri onunla karşılaştırarak çalışır.

Yüz tanıma teknolojisi nadir olarak probleme sebep olmaktadır ve biyometrik sistemler içinde en hızlısıdır. Ayrıca yüze bağlı çalıştığı yani taklit edilmesi imkansız olduğu için güvenlidir.Stadyumlar,alışveriş merkezleri,konser alanları, gibi insanların yoğun olduğu yerler, üst düzey güvenlik isteyen şirket, fabrika ve tesisler için mükemmel bir çözüm olan yüz tanıma teknolojisi hayatımızın başka birçok alanında da bize avantajlar sunuyor.

Örneğin Avustralya’da gündemde olan ‘Avustralya’daki havaalanlarında pasaport yerine yüz yanıma sistemi kullanmak’ projesiyle upuzun pasaport kontrol kuyruklarının önüne geçmek, işlemleri hızlandırmak, en kesin ve güvenli şekilde kimlik tespiti yapmak amaçlanıyor.

Yüz tanıma teknolojisi emniyet ve terörle mücadele alanında da birçok ülke tarafından kullanılıyor. . Toplumsal terör olaylarının engellenmesi, suçluların tespiti, toplumsal güvenliği sağlama bu teknoloji sayesinde daha kolay ve güvenilir bir şekilde gerçekleştiriliyor. Suçlular yakalanmakla kalmıyor, takip edilerek istihbarat toplanıyor ve bu istihbaratlar sonrasında operasyonlar ve baskınlar düzenleniyor.

Ayrıca bu teknoloji kişiler hakkında listeleme özelliğine de sahip. Beyaz liste ve Kara liste olmak üzere iki liste oluşturulabiliyor. Kara listede bulunan bir yüzün tespit edilmesi durumunda ilgili birime uyarı mesajı gönderiliyor. Beyaz liste ise genellikle alan giriş çıkış izni ile ilgili olarak düzenleniyor. Örneğin; laboratuvarlar, özel ofis veya depo gibi alanlara giriş izni olan insanlar bu listeye yazılıyor. Listede olmayan birinin bu alanlara giriş teşebbüsü durumunda sistem yine gerekli birime uyarı gönderiyor

Ama maalesef yüz tanıma teknolojisi deyince aklımıza sadece güvenlik, yenilik ve kolaylık gelmiyor. Bu teknoloji kafamızda bir sürü soru işareti olmasını sağlıyor. Yüzümüzün bir veri tabanında kalması ne kadar güvenli? Yüzümüzü okumasına izin verdiğimiz sistemler veri tabanlarını nasıl ne zaman kullanıyor? Kişisel bilgilerimiz güvende mi?

Etrafımızda akıllı telefonlarda, sosyal medya platformlarında bile bu kullanmaya başladık. Fakat bunları kullanırken kişisel bilgi ve gizlilik ihlallerinin olma olasılığını aklımızdan çıkaramıyoruz. 2012 yılında yüz tanıma teknolojisini gizlice sistemine sokan Facebook birçok kullanıcı için varsayılan olarak ayarladı. Sonrasında bu olay yüzünden sayısızca davayla uğraştı ve uğraşmaya da devam ediyor.

Ayrıca birçok ülkede yüz tanıma sisteminin insan haklarına aykırı olduğu tartışılmaya başlandı. Örneğin; ABD sivil örgüt grupları Amazon’dan hükümetlere yüz tanıma hizmetleri vermeyi bırakmalarını talep etti. Yazılımın göçmenleri ve beyaz olmayan insanları adaletsiz bir şekilde hedefleme üzere kullanılabileceğini belirtti.

Aynı zamanda yüz tanıma sistemi “özel hayatın gizliliği” ilkesi kapsamında, toplanan verilerin ileride başka bir şekilde kullanılmayacağına dair bir güvencenin olmaması göz önüne alındığında temel haklar ve anayasal ilkelere uygun bulunmamaktadır. Bundan dolayı Amerika San Francisco’da yüz tanıma sistemi yasaklanmıştır ve Amerika’daki birçok eyalette yüz tanıma sistemi sorgulanmaktadır.

Ülkemizde ise Akdeniz Üniversitesi Hastanesi geçen sene güvenlik gerekçesiyle yüz tanıma sistemini getirmiştir. Yapılan itiraz sonucunda Antalya 2. İdari Mahkemesi, anayasanın 12,14,20 ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 8.maddesine göre yüz tanıma sistemi ile mesai kontrolü uygulamasının hukuka uygun olmadığına karar vermiş ve uygulamayı kaldırmıştır.

Teknolojinin hayatımıza her konuda girdiği şu günlerde teknolojinin faydalarının yanı sıra zararları da bulunmaktadır. Bu konuda hiç kimse sadece faydalı veya sadece zararlı görüşünü savunup her türlü destekleyemez. Önemli olan teknolojiyi fayda ve zararlarını göz önünde bulundurup bilinçli bir şekilde kullanmaktır.

 

(Visited 63 times, 1 visits today)