Ben bugün size Yunanistan’da yaşadığım bir anımı anlatmak istiyorum:
Günlerden pazar günüydü, neredeyse kış soğuğu yüzünden kemiklerime kadar donarken bize nihayet bir haber verilmişti: Okulun düzenlediği geziye seçilmiştim! Sırf bunun için bir sınava girmiştim ve zor olmasına rağmen başarmıştım. Bu benim için çok heyecan verici bir gündü çünkü hayatımda ilk defa Türkiye dışında bir ülkeye gidiyordum.
Yolculuk boyunca ya resim çizdim ya da hayal kurdum. İlk başta feribotla sonra da otobüsle yolculuğumuza devam ettik. Sonunda otelimize varıp odalarımıza yerleşmeye başladık. Herkes istediği kişiyle kalabiliyordu, ben de bu yüzden okuldaki en yakın arkadaşım Leyla’yı seçmiştim. İlk gece uyumadan önce öğretmenlerimiz, ertesi gün hangi yerleri gezebileceğimizi anlattılar. Gezeceğimiz çok fazla yer yoktu ama benim en çok ilgimi çeken yer, illüstratörlerin buluştuğu bir fuardı. Bu yüzden oraya gitmeye karar verdim. Nereden bilebilirdim ki bu verdiğim en iyi karar olacaktı!
Her gezebileceğimiz yer için bize 3 saat verilmişti. Çoğu kişi illüstratörleri sevmediği için sadece ben gidiyordum. Fuar çok eğlenceliydi ve en sevdiğim ressamları bile buldum hatta imzalarını bile aldım! 2 saat sonra öğretmenim beni aradı. Garip diye düşündüm çünkü hâlâ gezmek için bir saatim vardı. Hocamız, gezdikleri müzede tarihi eser kaçakçılığı için suikast düzenlendiğini söyledi. Bunu duyunca gerçekten çok şaşırdım. Ben ona cevap veremeden bazı öğrencilerin rehin alındığını belirtti. Hemen bir taksiye binerek müzenin olduğu yere gittim. Biraz zaman geçtikten sonra nihayet öğretmenimi buldum. Öğrencilerin nereye götürüldüğünü biliyordu çünkü öğrencilerden biri onu gizlice aramıştı. Ona, yakınlardaki bir karakola gidip haber verebileceğimi söyledim. Hocam, çoktan 911’i aradığını belirtti. Ne olur ne olmaz diye birlikte karakola gittik.
O, hayatımda yaşadığım en stresli ve en uzun 1 saatti. Uzun süre bekledikten sonra nihayet bir haber geldi. İnsanların neredeyse hepsi kurtulmuştu ama Defne adında bir kız dışında. Aslında bizim okulumuzdan olmasa bile gerçekten çok üzülmüştüm. Suikastı düzenleyen dört kişi de tutuklanmıştı. Hocamız, ertesi gün bu olay yüzünden Ankara’ya geri dönmemize karar verdi. Bu yüzden okulun düzenlediği hiçbir geziye bir daha katılmadım.