İnsanlara hayatınızda hiç unutmamayı mı yoksa hiç yorulmamayı mı istersiniz diye sorulduğunda çoğu insanın unutmamak diyeceğini düşünüyorum ama ben olsam böyle demezdim.
Mesela dünyaya geldiğiniz andan beri hiç unutmadığınızı düşünelim. Bebeklik anılarınızı, ilk yaşınızı bitirişinizi, kreşe başladığınız anı, gördüğünüz güzel rüyaları, arkadaşlarınızla olan anılarınızı ve daha birçok güzel şeyi unutmuyorsunuz. Ama işin şöyle bir tarafı da var ki, gördüğünüz kabusları, çok emek vermenize rağmen başaramadığınız zamanları, aileniz veya arkadaşlarınızdan biri vefat ettiği zamanki üzüntüyü kısacası yaşadığınız bütün kötü anları da aynı zamanda unutmuyorsunuz. Sadece bununla da kalmıyor etrafınızdaki tüm gürültüyü, konuşma seslerini unutamıyorsunuz. bunun bir süre sonra insanı çok kötü etkileyeceğini düşünüyorum ki yanılmıyorum da. Bu anlattığım hipertimezi hastalığı bu çok nadir görülen nöropsikolojik bir durumdur bu durumda kişiler geçmişini düşünmeye normalden fazla zaman harcarlar. Geçmişten sohbet ettiklerinde veya geçmiş bir zamanı hatırladıklarında anılar yeni anılar akla getirip durmakta ve çok uzun süre durmadan devam etmektedir. Bu, günler sürebilir. Bu yüzden hiçbir zaman unutamamanın bir lanet olduğunu düşünüyorum ve bence önceden unutamamanın iyi olduğunu düşünen birinin bunu okuduktan sonra düşünmeyeceğine inanıyorum. Bunları bilen kimsenin hiç yorulmamak varken böyle bir lanete sahip olmak isteyeceğini düşünmüyorum.
Hiçbir şeyi unutmamak gibi stresli ve insanı içten çürüten bir hastalığa sahip olmaktansa hiç yorulmamayı tercih ederim. bunun sebebi ise yorgunluğun stres ve hiçbir şey yapmama isteği getirmesi bunun yerine ne kadar yorucu iş yapsam da yorulmamayı ve yaptığım işe devam edebilmeyi isterdim mesela acil servis doktorluğu gibi bir iş yapıyorum sabahlara kadar çalışıp bir sürü ameliyata girip hiç yorulmadan evime gitmeyi isterdim, dünyada çok az kişinin tırmanmayı başarabildiği El Capitan’ a tırmanıp hiç yorulmamayı çok isterdim veya tüm dünyayı bisikletle dolaşıp yorulmamayı isterdim. Bunlar çok uç örnekler olsa da günlük hayattan da örnek vermek gerekirse yorulmadan tüm bir günü geçirmek bile çok güzel olurdu mesela sabahın köründe kalkıp yolda giderken bir adamın önünüze kırıp sizi kaza riskine sokması çok can sıkıcı bir şey olmasını istemezdim. Kısacası günün tüm sıkıntıları ve yorgunlukları yerine rahat bir şekilde yorulmadan işlerimi tamamlayıp dinleneceğim zamanda da oyun oynamak kitap okumak internette dolaşmak gibi daha çok eğlendiğim işleri yapmayı isterdim. Bunun sonucunda daha mutlu olacağımı düşünüyorum. Fakat yorulsam da mutlu olabilirim hatta çabalayıp başarmamdan gelen bir yorgunluk beni daha mutlu eder.