Yeşil Yağmur

Bir cuma günü bir anda şiddetli bir şekilde mavi yerine yeşil yağmur başladı ve o an her şey değişti. Şey ben size kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Amelia. O cuma günü evde yalnızdım. Tabii kedim Tarçın’ı saymazsak. Ama Tarçın’da uyuyordu ve yalnızca çok yüksek bir şekilde çığlık atılırsa uyanır. Bugün herhalde benim tersime gelmişti. Ben çığlık attım ama sesim kısık olduğu için çok çıkmadı . Bu yüzden Tarçın‘ın su içmeye kalkmasını bekleyecektim. Her neyse. Aslında bugün dünya periler günüydü. Ben düşündüm ki periler günü ile bu yağmurun bir ilişkisi olabilir. Eğer periler gelirse bir dilek hakkım olacak ve bir dilek dileyeceğim o da hemen gerçekleşecek. Mesela tarçın konuşabilecek gibi bir dilek. Bir tersime geldi yine. Aslında her yıl periler Sabah gelir. ve geldiklerini belirtmek için “geldik”diye fısıltılı bir ses çıkardı. Sanırım periler biraz gecikmişti. ve “bize geldiklerini yeşil yağmur ile göstermiş olabilirler.” diye düşünürken Işıl Işıl sarı renkte küçük tatlı bir peri geldi. Bir anda yanlışlıkla “peri geldi” diye bağırdım. tarçın uyandı peri bana sordu : Bir dilek hakkın var ama iyi değerlendir ne dilemek istersen dileyebilirsin bu sana kalmış. Ben cevapladım: Tarçının konuşabilmesi. Sanırım 6-7 saniye geçmişti. Tam olarak saymadım ama çok kısa sürede hemen tarçın konuşmaya başladı ilk başta “ oley” diye bağırarak kucağıma atladı sonra periye ve bana teşekkür etti. Peri ardından ışınlanır gibi kayboldu.  o günden sonra biliyordum ki periler geciktiği zaman akşam olduğunda yeşil yağmur yağacaktı.