Yeni Boyut

Yağmur yağan bir günün akşamı her zamanki gibi bisikletimle birlikte yola çıkmıştım. Kulaklığımı takıp yağmur kokusuyla hayallere dalmıştım. Karşıma gökkuşağı çıktı ve altından geçerken bir gözümle gökkuşağını izliyordum. Altından geçtiğim an farklı bir boyutla karşı karşıyaydım. Şok içerisindeydim ne yapacağımı bilmiyordum. Etrafa baktığımda ise ilk başta çok şaşırdım. Gözlerimi ovuşturdum. Etraf rengarenkti. Pembe ağaçlar, yeşil güneş, sarı bulutlar… Hem korkmuştum hem de yeni şeyler keşfetmek için çok heyecanlıydım. Bisikletimi bırakıp etrafta tur attım. İçime huzur doluyordu çünkü renkler beni çok mutlu ediyordu. Cebimde telefonumu buldum ve fotoğraflar çekmeye başladım. Fotoğraflar kısmına gelip fotoğraflarımı kontrol etmek istediğimde konum olarak “Kuşakya” gösteriyordu. Canım çok sıkılmıştı çünkü kimseyi tanımıyordum. Biraz daha gezmeye devam ederken en yakın arkadaşımı gördüm. Çok şaşırdım hemen yanına koştum. Arkadaşım annesi ile etrafa sorgularca bakıyorlardı. Yanlarına gittiğimde ne olduğunu sordum ve markete giderken birden buraya ışınlandıklarını söylediler. Ben de onlara başımdan gelip geçeni anlattım ve onlar da çok şaşırdılar. Ardından hep birlikte gezmeye başladık. Etraftaki kimseyi tanımıyorduk. Birden yağmur yağmaya başladı ve siyah bir şerit oluştu. Oranın altından geçtiğimizde kendi dünyamıza ışınlanmıştık.