Cumhuriyet’in 10. yılından bu yana tam 90 yıl geçmiş. İnanılmaz, değil mi? Şimdi ise cumhuriyetimizin 100. yılı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk sayesinde bu günleri sağlıklı bir şekilde görebiliyoruz. ”Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.” “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” gibi Atatürk’ün birçok söylemi vardır. Atatürk cumhuriyeti ilan etmeden önce “Türk Alfabesi” diye bir şey yoktu. Kızlarını okula eğitim alabilmesi için gönderen aileler yok denecek kadar azlardı. Kızlara daha çok ev işleri gibi benzer işler yaptırılıyordu. Hatta okula giden kızlar ve erkekler ayrı eğitim görüyordu. Yani kız erkek eşitsizliği vardı. Kısacası erkekler kızlardan üstündü. Fakat Atatürk’ün gelmesiyle birlikte Türk Alfabesi kuruldu. Kız erkek eşitliği geldi. Artık hem kız hem de erkek öğrenciler okulda beraber eğitim görebilirdi. Atatürk’ün bu toprakları alabilmek için ne kadar uğraştığını biliyoruz. Hatta bir keresinde savaşa giderken söylediği bir söz vardır:
Ya istiklâl ya ölüm!
Birçok Avrupa ülkesinden önce ülkemizde kadınlara oy hakkı verildi ve demokrasiye katkıda bulunuldu. Düşünsenize bunlar yaşanalı tam yüz yıl oldu. Bizlerin yüzüncü yılımızı görebilmemiz bile bizim için bir harika. Bizler Atatürk’ün bizlere verdiği bu şahane yılları biz de diğer nesillere aktarmalı ve korumalıyız. Yaşasın cumhuriyet! Yaşasın özgürlük. Ulu Önder Atatürk’ün bir sözü vardır:
“Yurtta sulh cihanda sulh!”