İnsan gücünün kullanımının giderek azaldığı ve bunun yanı sıra teknolojinin aynı zamanda da bilgilerin artması ile makineleşmenin de arttığı bir dönemde yaşıyoruz. Şu an bizler robot üretimini dahiyane bir fikir olarak görsek de, bizlerin işlerini kolaylaştırıp, azaltacağını düşünsek de aslında durum öyle gözüktüğü gibi toz pembe değil. Dışarıdan baktığımız zaman gayette hayat kurtarıcı icatlar olarak görüyoruz bu bir gerçek, ancak işin iç dünyasına girdiğimiz zaman pembe bulutlarımız yavaş yavaş griye dönüşüyor. Ayrıca geleceğimiz için, özellikle de eve ekmek parası götüren kişiler için çok tehlikeli bir olaya dönüşebilir bizlerin hayran kaldığı o robotlar sayesinde.
Çalıştığınız kurum ne olursa olsun, hangi departman olursa olsun maalesef robotlar şimdiki mesleğinizi elinizden alacaktır. Belki hâlâ şanslı kesimdesinizdir ve işinizi yapacak robotlar yoktur. Ya da şansız kesimdesinizdir ve işinizi yapacak onlarca alet vardır. İkinci durumdaki kişilerin bu duruma yalnızca seyirci kalmaları gerçekten üzücü. En basit örnek, şu dönem inanılmaz popüler olan “robot süpürgeler.” Bu mekanizma sayesinde evlere temizliğe giden kişiler işlerinden oldular. Belki nadir de olsa giden vardır ancak eminim ki eskisi kadar verimli olmuyordur onlar için. Çoğu kişi camları sildirmek için almaya başladı ki önceden herkes süpürge için çağırırdı. Bir kaç yıl hatta belki de ay sonra istenilen gibi bir cam silme robotu çıkar ve artık hepten bu işi yapan kişi sayısı azalır.
Aynı durum fabrikalarda ve diğer bütün sektörlerde de geçerli. Robotların insan gücünün yerini alacağı ve insanları işlerinden edeceği öngörüsü artık yalnızca akademik bir tartışma değil. Herkesin bildiği bir durum haline geldi. Yukarıdaki örnek gibi fabrikalarda da çalışan insanların güçlerinin yerine yapay bir güç tercih edilecek. Gerek paketlemede gerekse başka alanlarda robotları kullanmak çok daha işimize geliyor. Hızlı ve özenli olduğu düşünülüyor olsa gerek ki insanların yerine onları kullanıyorlar ve de kullanmaya devam edecekler. Bu sayede işsiz kalacak insan sayısı da git gide artacak tabii ki.
Şimdi hayranlıkla baktığımız akıllı aletler ileride, iş dünyalarımızı daha da kötüleştirdiği zaman çok kötü sözler söylemek gelecek içimizden. Bu durumda o kötü sözler aslında robotlara olmayacak, insanoğluna olacak. Eğer bizler robotları istemezsek onları üretmeyiz elbette. Ancak bu durum kontrolden çıkmadan üretmeyi bitirmemiz lazım. Ok yaydan çıktığı zaman artık geri dönüşü olmayacak normal hayata, seri üretime geçtiğimiz zaman yani iş işten geçtiği zaman çok geç olacak. Kısaca robotlar -kendi ellerimizle yarattığımız aletler- dünyamıza hakim olmadan bizler onlara olmadan hakim olmalıyız.