Geniş ve uçsuz bucaksız bir bozkır hayal edin. Bu bozkırın tam ortasında da, sarı başakların içinde, gölgesinden, meyvesinden kimsenin faydalanamadığı tek bir ağaç, evet tek bir ağaç… Hayatta yalnız kalan insanlar da aynı bu ağaç gibi kimseye fayda sağlamadan hayatlarına devam ederler.
İnsanlar yalnız kaldığında bazen bu yalnızlığı kendilerine sunulmuş bir nimet olarak değerlendirirler ve aynı zamanda konfor olarak görürler. Yalnızlığı seçip kariyerlerine odaklanmak, dışarıdan gelen eleştirilerden uzak durmak bu tercihte bulunan insanları bir dönem mutlu eder.
Yalnızlık Allah’a mahsustur demiş büyüklerimiz.
Ailelerimiz bize nasihat verdikleri zaman paylaşmayı, bir olmayı, biz olmayı anlatıyorlar. Neden diye Hiç düşündünüz mü?
Hayatımızın için de hep var olan ve her an karşımıza çıkabilecek kavramlar
Sevinç, mutluluk, keyif, kavuşma gibi
Acı, keder, hüzün, ayrılık gibi
Bu kavramlar insanoğlunun tek başına yaşayamayacağı, katlanamayacağı duygular. Büyüklerimizin kendi çocuklukları ile ilgili anılarını anlattıkları zaman bizlerin nasıl bir yoksunluk içinde olduğumuzu düşünmek dahi istemiyorum.
Günümüzde çoğu psikoloiik rahatsızlıklar da insanların sorunları ile baş başa kalmasından kaynaklıdır.
Sevgi paylaştıkça çoğalır,
Acı da paylaştıkça azalır.
YALNIZLIK BAHÇESİ
(Visited 118 times, 1 visits today)