Meral çok inatçı, sakin ve yalancı biridir ama bir o kadar da samimi, güzel ve cana yakındır. İşte o bahar sabahı yeniden arkadaşlarıyla kafede yemek yiyecekti. Kafede Meral’in arkadaşı Ekin konuşur ve “Kızlar, biz yarın kuzenlerimle Dubai’ye geziye gidiyoruz.” der. Sonradan çoğu arkadaşının da yurt dışına gideceğini duyar. Meral yurt dışına gidemezdi; annesini, ülkesini, evini, ailesini ve dostlarını bırakıp farklı bir ülkeye gitmeye niyetli değildi. Bir anda arkadaşı Zeynep konuşur: “Ekin, sen nereye gideceksin?” der. Meral bunun üzerine yalan söylemeye karar verdi. Kibirli ve bilgece “Biz annemle İngiltere’ye gidiyoruz.” der. Herkes Meral’i över. Bir anda Meral’in sesi kesilir. Herkes Meral’e iyi olup olmadığını sorar. Meral hemen tuvalete koşar.
Meral korkmuştu, annesi yanında değildi. İçindeki ses fısıldayarak “Meral, niye yalan söylemeyi seçtin?” diye sorar. Meral korkudan ağlamaya başlar ve her şeyi arkadaşlarına anlatır ve arkadaşları onu olduğu gibi sevdiğini açıklar. Meral hiç olmadığından neşeli ve rahat hissettiğini belirtir.