Çizgi filmler Dünya üzerindeki her çocuğun yaşı kaç olursa olsun hayranlıkla tekrar tekrar izleyeceği iki boyutlu görsel sanattır. Çoğu yetişkinin sırf en sevdiği çizgi filmi izlemek için sabah erken saatlerde kalktığını dinlemişizdir. 7’den 70’e her insan küçüklüğünden beri bu görsel sanatına aşinadır. Hatta teknoloji geliştikçe eski çizgi filmlerdeki karakterlerin eskisine göre daha kaliteli gözükmesi bazı insanları derinden etkiler, çocukluk zamanlarına götürür. Ne kadar çok zaman geçmiş, diye düşünür insan. Her ne kadar her yıl yeni filmler, diziler, çizgi filmler çıksa da her insan aklına kazınan bazı çizgi filmler ve bu çizgi filmlere renk katan süper kahramanlar vardır. Süperman, Örümcek Adam, Iron Man…
Bu süper kahramanların çok bilinmesinin birçok sebebi olsa da, en etkili özellikleri tabii ki her kahramana ait özel güçlerdir. En popüler ve çocuklar tarafından en çok “keşke bende de olsa” denilen bazı süper güçler: Uçmak, görünmezlik, ışınlanma ve daha niceleri. Hangi çocuk istemez ki yürümek yerine uçmayı, görünmez olup o son kurabiyeyi yemeyi, ışınlanıp okuldan kaçmayı. Ailelerinden gizli istediklerini yapmayı, diledikleri yerlere gitmeyi… Bence hiçbir çocuk buna karşı koyamaz. Çocuklar için bunca süper güçten bir veya iki tanesi seçmek kolay olmayacak olsa da, yetişkinler için bu iş daha kolay olacaktır. Onlar için ev işlerini yapma, bebeği uyutma, arabayı sürme süper gücü hiç fena olmazdı. Her zaman için olmasa da zorlandıkları zamanlarda bu güçleri kullanmayı eminim ki çok isterlerdi. Ama bu güçler olup kısıtlı olsaydı Dünya için daha yararlı olurdu. Bu şekilde kimse çok tembel olmaz, günlük hayattaki işlerini yapmak zorunda kalırdı. Sadece işte veya okulda yorucu bir gün geçirince ya da çok hastalandıklarında kullanabilselerdi. Peki, ben hangi süper güce sahip olmak isterdim? Çocukken bu soru üstüne çok düşünüp hep farklı cevaplar verirdim. Bana en cazip gelen güç görünmezlik olmuştur çocukken. Lakin ortaokuldayken izlediğim ve çok sevdiğim bir bilim kurgu filminden sonra fikrim tamamen değişti. Pek bilinmez ve belki insanların çoğuna o kadar cazip gelmez ama ben hep telekinezi gücüne sahip olmak isterdim, istiyorum. Nedense oturduğum yerden bardağı havaya kaldırmak veya tek bir parmak kuvvetiyle kocaman bir arabayı kaldırabilmek bana hep ilginç geldi. Düşünsenize, tüm o tonlarca ağırlıktaki eşyaları hiç zorlanmadan tek bir parmağınızla havaya kaldırabiliyor, uçurabiliyor, hatta fırlatıp parçalayabiliyorsunuz. Bence, eğer gerçekten olsaydı, harika ve işe yarar bir güç olurdu. Bu işleri yapan makinelere ve diğer araçlara gerek kalmaz, tasarruf olurdu. Ayrıca çevre de bu kadar kirlenmezdi. Ama yazdığım gibi, her dakika, her saniye değil; sadece gerektiğinde kullanılabilirdi.
Her ne kadar insanın bu süper kahraman ve süper güçlere bakış açısı farklı olsa da kimse böyle güçlere sahip olmak istemediğini inkar etmemeli. İnsanlık azcık bile olsa rahatlayabilirdi. Bazen hep çocuk kalıp hayatın gerçekleriyle hiç yüzleşmemiş olmak ister. Hepimiz bu süper güçlerin gerçek olamayacağına bilmemize rağmen hayaline hep kuruyoruz. Yapabileceklerimiz sınırlı olsa da hayalini kurmak her zaman sınırsız ve ücretsizdir.