YA KENDİN OLMAK MÜMKÜNSE!

Aslında hepimiz kendine has farklılıkları, yetenekleri, özellikleri olan kişiler olarak doğarız. Doğduktan sonra ise içinde yaşadığımız toplumun, ülkenin, şehrin, mahallenin ve ailenin alışkanlıklarıyla uyumlanmaya ve bizi biz yapan kendimize has olan farklılıklarımızı unutmaya görmezden gelmeye ve hatta eğer çevremizdekilerin alışkanlıklarıyla bizim özelliklerimiz birbirine uymuyorsa bizi biz yapan farklılıkların üstünü kapatmaya çalışırız. Böyle birçok insan, bir yetişkin hâline geldiğinde benzer şeylerden hoşlanan, kendisinin nelerden hoşlandığını dahi artık hatırlayamayan hâle gelen bireyler olmuş olur.

Kendisini gerçekte kim olduğunu nelerden hoşlandığını bilmeyen, hatırlamayan biri çoğunlukla çareyi popüler olan, ona göre kendisinden daha iyi daha yetenekli olan başkalarına benzemekte bulur. Oysaki popüler olan şeyler her zaman herkes için işe yaramaz. Bizim için neyin işe yaradığını bir başkası bilebilir mi? Tabii ki hayır! İşte bu yüzden kendimiz için yapabileceğimiz en büyük iyilik başkalarının ne dediğini değil bizim gerçekten ne istediğimizi fark etmeye çalışmaktır. Örneğin sanat spor ya da farklı bir dalda kariyer yapmak isteyen çocuklar için çok fazla seçenek olmadığından hâlâ birçoğumuz gerçekten istemesek bile başkaları o şekilde daha çok para kazanıyor,  daha kolay bir şekilde birçok yetişkin hayata başlayabiliyor diye doktor, mühendis ve memur olmak gibi daha kolay hayata başlayabileceğimizi düşündüğümüz popüler olan meslek dallarına yönelmek zorunda kalıyoruz. Peki ya eğer hepimizin bambaşka özellikleri olan eşsiz ve benzersiz bireyler olduğumuzun farkında olunsaydı ve popüler meslekleri kapmak için biz gençler birbirimizle yarışmak zorunda kalmasaydı.  Bence hepimiz tüm farklılıklarımızla kabul görebileceğimiz ortamlarda yaşamayı hak ediyoruz.

(Visited 7 times, 1 visits today)