Günlerden cumartesiydi, erkenden kalktım. Ardından banyoya girdim, işimi hallettim ve bilgisayarın başına geçip oyun oynamaya başladım. Bir saat sonra annem ile babam uyandı. Annem mutfağa yemek yapmaya, babam ise televizyon izlemeye gitti. Ben pek aldırış etmedim ve oyunuma devam ettim. O sırada, oyun indirdiğim siteden bir mesaj geldi; çok uzun zamandır beklediğim bir oyun çıkmıştı! Hemen siteyi açıp “indir” butonuna bastım ama oyun garip bir şekilde çok bekletti. Ben de “Neyse, oyunun grafikleri yüksek olduğu için bekletmiştir.” diye düşündüm.
Oyun bilgisayarıma indirilirken başka bir oyun oynamaya devam ettim. Yaklaşık yarım saat geçmişti ve oyuna o kadar dalmıştım ki “Oyun yüklenmiştir” bildirimini fark etmemişim. Ardından aklıma tekrar o oyun geldi ve siteye bakmaya karar verdim. Sitede “Oyununuz indirilmiştir.” yazdığını görünce çok heyecanlandım ve hemen “oyna” butonuna tıkladım. Ama oyun açılmadı, bir hata bildirimi çıktı. Hayal kırıklığına uğramıştım. Çarpı butonuna tıklayıp diğer oyunuma devam edecekken bilgisayar birden mavi ekran verdi ve nedense bilgisayardan yanık kokusu gelmeye başladı. Çok telaşlandım, hemen bütün kabloları çıkardım ve babamı çağırdım. Babam geldi, bilgisayarı kontrol etti ve “Geçmiş olsun.” dedi. O anda başımdan kaynar sular dökülmüş gibi hissettim.
Babam bana döndü, içimden “İşte şimdi beni azarlayacak” diye düşünüyordum ama şansıma öyle olmadı. Bana “Zaten sana sürpriz olarak yenisini alacaktım, bu zaten eskimişti.” dedi. O sırada annem bizi kahvaltıya çağırdı. Babam bana dönerek “Yemekten sonra beraber yenisine bakmaya gideriz.” dedi. Şaşkınlıkla ağzım açık ona bakıyordum. Hemen kendime gelip hızlı bir şekilde, “Tamam, tamam!” dedim ve babamla kahvaltı yapmaya gittik.
Kahvaltıdan sonra babamla hazırlandık ve yola çıktık. Yolda babama “Nereye gidiyoruz?” diye sordum. Babam “Bildiğim bir yer var, oraya gidiyoruz.” dedi. Ben de “Tamam.” dedim ve camdan dışarı bakmaya başladım. İçimden “Bu verdiğim en iyi karar olmalı.” dedim. Bir süre sonra bilgisayar dükkanına vardık ve içeri girdik. İçeri girdiğimizde ağzım açık kaldı; her yer rengarenk kasalarla dolu, bir sürü birbirinden güzel parça standı vardı. Hemen ardından babam kasaya gitti ve bir şeyler konuşmaya başladı. O sırada ben reyonları geziyordum. Ardından babam seslendi ve bana bir poşet verdi. Poşeti açıp içine baktığımda resmen mutluluktan ağlayacaktım çünkü hepsi neredeyse stoktaki en iyi parçalardı.
Hemen arabaya atladık ve babamla eve gittik. Bilgisayarı topladım ve bütün akşam bilgisayarla oynadım.