Bir gün tenise gittiğimde arkadaşım bana “Var mısın iddiaya?” diye sordu. Ben de “Evet” dedim. “En çok puan alan kazanır.” dedi arkadaşım. Daha sonra ben de “Kazanana ne var ?” diye sordum. “Bence meyve suyu alsın yenilen” dedi. Biraz oynadık. Ben 30-40 öndeydim. Bir anda bir sayı daha aldı ve skor 40-40 oldu. Daha sonra ben bir sayı aldım ve avantaj bana geçti. Tam o anda ayağım kaydı ve topa vurdum. Yine sayı olmuştu. Böylece iddiayı ben kazandım. Dersten sonra arkadaşım bana tekrar “Var mısın iddiaya? “diye
sordu. Ben de tekrar “Tabii ki varım.” dedim ve “Ne yapacağız?” diye sordum. O da “Langırt oynayacağız, 5 olan kazanır.” dedi. İnanamıyordum çünkü oyun bittiğinde 5-0 kazanmıştım ve onun tüm şutları çizgiden dönmüştü. Çok şanslıydım. Ailelerimiz kimin kazandığını sordu, ben kazandığımı söyleyince bana babam en sevdiğim gofreti aldı. Eve şaşkın ve mutlu bir şekilde döndüm. Tam eve girmişken babam “Var mısın iddiaya?” dedi. Ben de içimden “Offf yine başlıyoruz.” dedim. Yine de kabul ettim. Babam anlatmaya başladı. “Yazı tura atacağım kazanan oyunu belirleyecek.” dedi. Babam turayı seçti ve parayı attı, tam tura gelecekken bir anda camdan bir esinti geldi ve para yazıya döndü. Oyunu seçme hakkını ben kazanmış oldum. “Topu uzağa atma yarışı yapalım.” dedim. Önce babam şutunu çekti, top uzağa doğru giderken bir duvara çarptı ve geri döndü. Bir de top gelip babamın kafasına çarpınca çok komik oldu, Can da çok güldü. Ben de şutumu çektim ve tabii ki oyunu kazandım. İddianın ödülü kaykaydı. Babam kaykayı aldı ve ben de hemen kaykayı denedim. Kaykay bir anda yerden yükselmeye başladı, havadaydım, uçuyordum. Tam havada kaykay ile süzülürken gökyüzünden bir meteor düştüğünü gördüm. Aşağıdakilere zarar verecekti bu yüzden bir şey yapmalıydım. Ne yapacağımı düşünürken bir anda ellerimden bir ışın çıktı ve meteoru havada yok etti. Ben bunları yaparken arkadaşlarım beni aşağıdan izlemiş. Aşağı indiğimde beni tebrik ettiler. Artık süper güçleri olan birisi olmuştum.