Bir gün ailemle yemek yiyordum. Daha sonra kapı çaldı. Hepimiz birbirimize baktık çünkü birini beklemiyorduk. Annem kapıyı açmaya gitti. Kapıda bir kargo görevlisi vardı. Annem önce bir şey belli etmemeye çalıştı. Ancak biz; yani küçük kardeşim Ali, babam ve ben bir şey olduğunu anlamıştık. Annem bunu yaklaşık iki ay bizden sakladı. Peki bu şey neydi? Birkaç gün sonra babam da üzülmeye başladı. Ben dayanamayıp sordum “Anne, baba size ne oldu? Annem iki aydır yüzün gülmüyor. Baba sen de birkaç gündür üzgünsün. Önemli bir konu mu? Bana da söyleyin. Biz bir aileyiz.” Önce birbirlerine baktılar. Annem “Bence söyleyelim artık zaten bir ay kaldı, kendini hazırlasın, alışsın” dedi. Babam kafasıyla ‘evet’ işareti verdi.
Annem “Oğlum hatırlarsan birkaç ay önce eve bir kargo görevlisi gelmişti. O gün postacının verdiği kutuyu açtığımda içinden bir yazı çıktı. O yazıda senin başarılı olduğun ve yaklaşık bir ay sonra yurt dışında eğitimine devam edebileceğin yazılıydı.” “Peki buna neden üzülüyorsunuz, kötü bir şey değil ki” diye cevapladım. Annem “Senden ayrılmak çok zor, ama böyle bir başarı elde etmen de çok güzel bir şey” dedi.
Bir ay su gibi geçip gitti. Ertesi gün gidiyordum. Bavulumu hazırladım, herkesi öptüm ve yatağıma yattım. Önce düşündüm, acaba onlardan ayrılmak zor olacak mıydı? Annem sabah bana seslendi. Öptü “hadi kalk oğlum, uçağını kaçıracaksın. Ben kahvaltıyı hazırladım. Üstünü giyin de gel, bekliyorum”. Üstümü giyindim ve kahvaltıya oturdum. Hiçbirimiz konuşmuyorduk. Annem beni mutlu etmeye çalışıyordu. Kahvaltının ardından bavulumu aldım ve kapıya gittim. Annem kendini tutamayarak, ağlamaya başladı. Benimse gözlerim dolmuştu, boğazıma bir düğüm oturmuştu. Konuşamıyordum. Babam ve kardeşim kendilerini zor tutuyorlardı. Daha sonra babam “hadi oğlum, geç kalacağız” diye uyardı. Anneme, kardeşime sıkıca sarıldım. Babamla arabaya bindik. Yolda ikimizin de ağzını bıçak açmıyordu. Bir baktım havaalanına gelmişiz. Babama da sıkıca sarıldım. Ardından uçağa doğru yöneldim. Ağlıyordum, babama bakamıyordum. Onu üzmek istemiyordum. Uçağa bindim ve havalandık. Yanımda küçük bir kız oturuyordu ve benim gibi ağlıyordu. Neyi olduğunu sorunca bana “Annemi ve babamı trafik kazasında kaybettim.” dedi. Ona sıkıca sarıldım. Daha sonra anladım ki ben çok ”ŞANSLIYMIŞIM!”