Teenage girl studying online using laptop and writing notes at home

Üzerimizdeki Etiketler

Hayatım boyunca söz konusu not olduğunda hep dikkatli oldum, işlerimi eksiksiz yerine getirdim. Peki gerçekten notlara verilen önem gerekli mi? Yoksa abartılmış, şişirilmiş, içi boş balonlar mı notlar? Gerçekten bir grubun en iyisi olmak nedir ki?

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki not vermek kadar anlamsız, gereksiz ve hem vereni hem verileni aşağılayan bir eylem yoktur. Notlar; sınavlarda, projelerde ve benzeri işlerde sergilenen emeğin karşılığı olarak gösterilir, bu sebeptendir ki hala hayatımızın bir parçasıdır. Oysaki bundan büyük bir yanılgı yoktur.

Günümüzde notlar, insanın değerini ölçmek için etiketleme mekanizmasından başka bir şey değildir. Öyle ki insanlar, hayatlarını notları üzerine kurgular ve yüksek sonuçlar alınca kendini diğerlerinden üstün görür. Ben, insanlar arası eşitlik savunucularından değilim. Bana kalırsa herkesin eşit olduğu düşüncesi bir çocuk masalıdır ama bu, insanların üstünlüğünün notlarla belli olduğunu düşünüyorum demek değildir.

Peki notlar hakkında söylediklerimi akılda bulundurarak neden notlarımı önemsiyorum? Cevap aslında çok basit: Önemsemek zorunda bırakılıyorum. Öyle bir toplumda yaşıyoruz ki insanlar birbirlerine bakınca yüzlerini değil, soyut etiketleri görüyor. Bu etiketler ister not olsun, ister fiyat…

Bir insanın tüm notlarının oldukça düşük olması ise medikal teşhis olmadığı takdirde bir insanın işini ciddiye almadığını gösterir. Eğitim sistemimiz çürümüş bir böceğin dış iskeleti gibi, yalnızca bir kabuk. Bizden istenileni ortalama olarak yerine getirmek için zeki olmak veya çok çalışmak gerekmiyor. Sadece hayatın ne kadar geçici ve uçuk olduğu gerçeğini göz ardı edip dokuz saatlik derslerde tahtaya baksak bile ortalama bir performans göstermek oldukça mümkün. Tam da bu sebepten notları aşırı düşük insanları anlayamıyorum, not için birbirlerini ve kendilerini tüketen insanları anlayamadığım gibi.

Okul dışı aktiviteler yaptığımda kendimi çok verimli ve enerjik hissediyorum. Biyoloji kampları, MUN, EYP, tiyatro, sosyalleşmek… Bana kendimi iyi hissettiren şeyler bunlar. Okula geldiğimde ise notlarım için uğraşıyorum fakat bunu sevdiğim için yapmıyorum. Öğrenmeyi seviyorum ben, sınavlara girmeyi değil. Aksi insanların da bu hayatta bir yeri olması gerektiğini düşünmüyorum veya tam aksi, bu hayatta yerlerinin olması oldukça mantıklı.

Ben sürekli şikayet eden, asla memnun olmayan ve her şeyi eleştiren biriyim. Sekizinci sınıfta sadece bir sınav için hayatımı verdim, adeta kafam patlayacaktı. Akademik olarak en üstün olduğum zamanlarından biriydi hayatımın. Tıpkı bir maratonda koşuyordum ve herkesten ilerideydim ama mutlu değildim. Hala da olduğumu söyleyemem. Ne zaman bu baskı ve ufalanmadan uzaklaşıyorum, notlarımla tehdit edilmiyorum ve sevdiğim işleri karşılık beklemeden yapıyorum, o zaman hem mutlu hem de başarılıyım.

Ben, hayatını etrafındaki insanların koyduğu kurallara göre ‘’en iyi’’ olmaya adamış bir hurdadan başka bir şey değilim. Ben kimim? İnanın bilmiyorum. İnsanlar notları önemsemeli mi? Evet. Hayır. Evet çünkü bir insanın etrafını ne kadar ciddiye aldığının belli bir raddeye kadar göstergesidir notlar. Hayır çünkü insanların değeri notlarla ölçülemez.

(Visited 68 times, 1 visits today)