Uykunun Ardındaki Kaçış: Freud’un Çağrısı ve Gorki’nin Uyarısı

Çok uyumak kaçmaktır, uyuyamamaksa yakalanmak. Gecenin karanlığında, yatağıma gömüldüğümde kaçmak istedim. Belki de hayatın karmaşasından, sorumluluklardan kaçmak istedim. Uyumak, sığınacak bir liman gibiydi; ancak, Freud’un sözleri zihnimde yankılanarak beni sorgulamaya itti.

Derin bir uykudan uyanırken Gorki’nin sözleri aklıma geldi: “Ne kadar az bilirsen o kadar iyi uyursun.” Uykunun içinde kaybolmuşken belki de bilinçli olarak bilmediğimiz gerçekler, iç huzurumuzu sağlıyordu. Ancak, bu huzurun bir yanılsama olup olmadığını düşünmeden edemedim. Bilgisizlikle mi mutluyduk yoksa gerçeği bilmek, uykularımızı kaçırıyor muydu?

Kendi iç dünyamda bir yolculuğa çıkarken, uykunun sınırlarını zorluyordum. Belki de kaçmak istediğimiz, bilinçaltımızda saklı olan şeyler değil, tam tersine, bilmekten kaçtığımız gerçeklerdi. Uykunun kollarında sığınmak, yaşamın karmaşıklığından kurtulmak gibi görünebilirdi ancak aslında kaçtığımız şey gerçek bilgi ve gerçeklik olabilirdi.

Uykudan uyanıp gözlerimi açtığımda, odamdaki loş ışıkların aydınlattığı gerçek dünyaya döndüm. Belki de Gorki’nin sözleriyle bilgisizliğin uykuya benzer bir rahatlama sağladığını kabullenmek gerekiyordu. Ancak, içsel bir çatışma içinde, gerçeği bilmek ve kaçmak arasında gidip gelirken belki de dengeyi bulmak, uykunun ve uyanıklığın arasındaki ince çizgide yatıyordu.

(Visited 33 times, 1 visits today)