İstanbul’un her yerine bakmış ama kitabı bulamamıştım.O kitap benim için gerçekten çok ama çok önemliydi.Yaklaşık bir saatin sonunda umudum kesilmişti ve şimdiye kadar girmediğim bir mağaza kalmıştı derin bir nefes aldım ve mağazaya daldım, mağaza dıştan bakıldığında çok küçük gözüküyordu fakat içten çok büyük bir mağazaydı. İçeride oturan yaşlı mağaza sahibi ve benden başka kimse yoktu. Yaşlı adama merhaba dedim, adam da bana nazikçe kafasını salladı. Adama UNUTURSAM FISILDA adlı kitabın olup olmadığını sordum. Çok mutlu olmuştu ve elinde bir tane kaldığını yıllardır kimsenin bu kitabı almadığını söydi. Sonunda kitabı bulmuştum ve çok mutluydum. Bu kitabın en önemli yanı ölmüş ninemin bu kitabı yazmış olmasıydı. Kitabın ücretini verip mağazadan çıktım. Sonunda bulduğum kitabımı alıp bir kafeye oturup kahvemi içerek kitabımı okumaya başladım. 50. sayfaya gelince içinden bir kağıt düştü. Kağıdı alıp okudum, ninemin ölüm yıldönümü ve eski fabrikanın adresi yazıyordu .Akşam eve döndüğümde bütün gece o kağıdı düşünmekten kendimi alıkoyamadım.Bütün gün akşam kadar evden çıkmadım ve saat yedi olunca çantamı alıp evden çıktım. Eski fabrikanın en üst katına çıktığımda etrafta bir kaç mum ve ninemin resmi vardı, benim yaşlarımda bir adam ayakta ağlıyordu .Bende dayanamadım dizlerimin üstüne çöktüm ve ağlamaya başladım …
Unutursam Fısılda
(Visited 122 times, 1 visits today)