Eğer ülkelerin dilli olsa önce hepsi genel sorunlarla ilgili konuşmaya başlarlardı mesela küresel ısınma, hayvanlara olan zulüm, doğal çevreye olan kötü niyet. Aslına bakılırsa biz kendi sonumuzu getiren kişileriz ağaçları kesmemiz kendi soluduğumuz havanın kalitesini düşürür. Hayvanlara yaptığımız zulüm kendi sağlığımızı protein alma bakımından eksik kalır. Küresel ısınma ise mevsim düzenini yerle bir etmiştir. Herkes bunların yanlış olduğunu bilir. Evet bu çok iyi bir şey fakat bu fikri harekete geçirmek asıl önemli olan şeydir. Eğer bu fikirler havada kalırsa “canım milletim, canım vatanım, biricik ülkem” demek çok yanlış ve bu fikirleri harekete geçiren insanlara saygısızlık olur. Belki bir bilim adamı olamayabiliriz, düşündüklerimizi gerçeğe çevirmek bizim için çok zor olabilir fakat çaba göstermek bile çok büyük bir adımdır.
Eğer bir ülke olsam size sunduğum mükemmel coğrafyaya sahip çıkın, onlara zarar vermeyin. Canlarını yakmayın. İçimdeki hayvanlara acıyın. Onlar size zarar vermiyorsa sizin onlara zarar verme gibi bir hakkınız yok. Siz huzurlu yaşamak istiyorsanız diğer canlılarında huzurlu yaşamasına izin vermelisiniz. Eğer vermezseniz işler o zaman karışır. Bu sefer ben sizin huzurlu yaşamanıza izin vermem. Peki benim ülkemde yaşanan bu mevsimlerin karmaşıklığı? Ne olur garip garip gazlar kullanmasanız, her şey organik ve sağlıklı olsa daha mutlu olmaz mısınız? Kısacası ben bir ülke olsam beni kimse susturamazdı.