Bir ülke düşünün. Herhangi bir ülke. Bu ülkede biriyle konuşmaya çalışınca İngilizce bir şekilde size, “Anlamıyorum, İngilizce biliyor musunuz beyefendi?” cevabı veriliyorsa, bilin ki o ülkenin en büyük geliri turizmdir. Ülkede çok az yerel insanın kaldığını ve ülkenin çoğunluğunu turistlerin oluşturduğunu ele alırsak, bu gerçekten ülke geliri için gayet büyük bir meblağ olur. Sadece ekonomik açıdan değil, kitle turizmin birçok insanın bir işi olmasına bile olanak sağlıyor. Pek çok insan çalışıyor, pek çok insanın kazanacak bir parası, belirli bir geliri oluyor, orada yaşayanlar en azından turizm bazında işsiz kalmıyor. Peki ya “turizm” diye bir konsept olmasaydı? Ya turizm yasaklansaydı, sınırlansaydı? Turizm sayesinde bir işi olan insanlar ne yapacaktı… Kültür sahibi olmak nedeniyle dünyayı gezen insanlar nasıl bir yol izleyecekti? Peki ya dünyayı gezerek para kazananlar… Herkesin hali ne olurdu bu turizm bir anda sınırlandırılsaydı?
Turizm sektörü ülke geliri için ne kadar yararlı olsa da, bu konseptin o kadar da zarar verici tarafı vardır. Siz bir ülkeyi ziyarete gittiğinizde nerede kalıyorsunuz? Yanınızda şehrin ortasında kalmak için bir çadır getirmediğinizi düşünüyorum. Bir ülkeye turist olarak gidiyorsak konaklama için en uygun seçenek tabiki oteller olacaktır. Peki, bu oteller nerelere yapılıyor? Zaten olan bir binayı yıkıp oraya 12 katlı bir otel diken ve çevreyi düşünen ülkeler olmadığına göre bu “manzaralı” yüksek oteller arazilere inşa ediliyor. Olan ağaçlar ve bitkiler bir anda yok oluyor, yerine ise 5 yıldızlı ve 80 katlı oteller geliyor. Ne üzücü değil mi! İlk kısımda bahsettiklerime değmez diye düşünüyorum çünkü para (gelir) her şeyin karşılığı değildir ve bazen sırf para için geri dönüşü olmayan yollara gireriz, tıpkı yer açmak için biçtiğimiz ormanlar gibi.
Herkes ne kadar saygı kelimesini tanıdığını düşünse de bir yeri ziyaret ederken söylediğimiz şeylere asla dikkat ettiğimizi düşünmüyorum. Turistler B ülkesine gidip, “Bu muymuş bu kadar övdükleri!” diye konuşabiliyorlar ama bu onlara göre saygısızlık değil, sadece fikir belirtme ve eleştiri oluyor. Biz Tokyo’ya gidip “Burası araba dolu.” diyebiliyoruz, ve bu da orası onların ülkesinin genelini betimlese de bizim ülkemiz olmadığı için bize istediğimiz eleştiriyi yapma hakkını mı veriyor? Peki ya ziyaret ettiği ülkelerde bir hatıra olarak bir ton çöp bırakanlar? Sizlere ne demeli…
Ben açıkçası kitle turizmin kısıtlanması gerektiğini düşünmüyorum lakin eğer yaşadığımız bu durumlarda bir değişiklik olmazsa artık kısıtlanması gerektiğini düşünmeye başlayacağım. Belki de sadece yapıtlara saygı ve doğaya sevginin artması gerekiyordur…