Sene 2015. O senenin yazından beri bir okul telaşı içerisinde bütün ev ahalisi. Devir değişti, okullar değişti; ilkokula başlayacak bir çocuğun olunca bu endişeyi epey bir hissediyorsun tabii ki. Bu okul arama maratonunda gözümüze bir okulun ismi çarptı. Mor bir kalkanın üzerinde beş adet zambak çiçeği sembolü bulunan logosuyla yepyeni kurulan bir okuldu. İlgimizi de çekince gidip görmek bize düştü.
Okula geldiğimizde hatırlıyorum hepimiz yanlış bir yere geldik sanmıştık. Etraf toz duman, inşaat malzemeleri bahçenin her köşesinde… Bizi hemen zemin katta karşıladılar. Güler yüzlü olunca insanın kanı hemen kaynıyor, bize de işte o samimiyetle okulu gezdirdiler. Sandalyelerini bekleyen sıraları hatırlıyorum, üst üste konmuştu hepsi, öğrencilerin gülüşlerinin yankılanacağı tozlu koridorlarda daha boya sürülmemiş duvarlar sıklıktaydı ama okulun içi orada doğacak fikirler kadar aydınlıktı. Fakat aklımıza bir soru takılmıştı: Bu okul eğitim öğretim yılına yetişebilecek miydi? Bize verilen cevabın “Yetişmezse bile yetiştirilecek.” olduğunu anımsar gibiyim. Hâlâ yapılan bir okul binasının ortasında bir aya ne olacağını tartışırken etrafınıza baktığınızda alçılı duvarların vermediği güveni, misyonu ve hedefine azim ve kararlılıkla uzanan bir cevap size yeterince veriyormuş demek. O yıl evimiz okula çok uzak ve yaşım çok küçük olduğu için kaydolamasam da zambak çiçekli mor kalkan benim içimde bir köşeye kazınmıştı.
Dört yıl geçti aradan, bu sefer de ortaokul arayışı içerisindeydik ama aklımızda kalan yer belliydi. Gittik ve okulla görüştük, dört yıl önce gördüğümüz toz bulutunun bir yuva haline geldiğini gördük. Parlak zihinlerle tomurcuklandırılmış bir geleceğe adım atmaya hazır bir aile olmuştu burası, en başında olduğu gibi. İşte böyle başladı benim mor serüvenim, ilkokuldan şimdiye.
O gün bu gündür bu ailenin bir parçası olmaktan gurur duyuyorum. Şüphesiz azimle çıkılan bu yolda sadece donanımlı ve bilgili bireyler değil, Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmekte kararlı bir şekilde ilerleyerek başaracağımız ve yapacağımız sayısız hedefimiz var. Buraya ayak bastığım ilk günü toz bulutundan âdeta doğan inovatif, aydınlık ve önü daha çok açık olan bu serüvende nice on yıllar dileğiyle Beştepe!