İnsanoğlu yüzyıllar boyunca yaşayış tarzları, kıyafetleri, dilleri gibi etkenlerle kültürleri oluşturmuşlardır. İletişim kıtlığı nedeniyle kültürler sadece kendi coğrafyasında gelişiyor, başka toplumlarla etkileşime giremiyordu. Günümüzde sosyal medyanın etkisiyle toplumlar birbirini etkiledi ve ortaya yeni bir kavram çıkarttı: Popüler Kültür.
Eski yıllarda bireyler yaşadıkları kültürü dış görünüşüne yansıtıyor, bir kimseye baktığınızda hangi kavme mensup olduğunu ilk bakışta anlayabiliyordunuz. Günümüzde ise bunu yapmak oldukça zor. Bir bireyin özelliklerini anlamak için onunla konuşmanız, bilgi almanız gerekiyor. İletişim kolaylığının insanlığa getirdiği birçok avantajın yanında insanoğlunun kültürünü yok ettiğini kaçınılmaz bir gerçek. Sosyal medya bunun en önemli örneği, sosyal medyanın sahip olduğu güç sayesinde hükümetler devriliyor, seçimlere hile karıştırılıyor. Yeni bir şarkı çıktığında herkesin saniyesinde haberi oluyor, sanal alemde tartışılmaya başlanıyor. Sanal alemde tüm bu yaşananlar insanları kendi kültüründen koparıyor, deyim yerindeyse popüler kültürün kölesi haline getiriyor. İnsanların popüler kültürle iç içe olması onlara tarihini, özünü unutturup, bir düzenin kölesi haline getiriyor. Dünyada eğitim sisteminde birçok yenilik olurken öğrenciler evde ders çalışmayı giderek terk ediyor. Eve gittiklerinde dikkatlerini dağıtan birçok şeyin olması onları sosyal medyaya çekip, bilgi edinme sürecinden mahrum bırakıyor.
Geçtiğimiz yıllarda dünyada oldukça popüler olan Gangnam Style şarkısı dünyayı kasıp kavurdu. Şarkı YouTube’da milyonlarca tıklanma aldı, en çok dinlenen şarkı oldu. Bu şarkının etkisi birçok ülkede gözle görülür şekilde bir kültür şoku yarattı. Güney Kore’li şarkıcı PSY şarkının klibinde bir smokin giymiş, sonrasında ülkede bir smokin talebi baş göstermişti. Bir anda Kore-pop dünyada en çok dinlenen müzik türü oldu. Türkiye’de bu kültür dalgasından nasibini almıştı. Ülkemizde konser veren ilk K-Pop grubunun konserine binler akın etmişti. Kore Savaşında omuz omuza çarpışan Türk ve Kore askerleri dahi böyle bir kültür birleşimi yaşamamıştı. İnternetin gücü iki milletlerin yüzyıllardır oluşturdukları kültürlerin yaşamına böyle zarar vermişti.
Kültürün ilk basamağı, anadilini iyi konuşmak ve iyi yazmaktır. -Peyami Safa
Yazımı yazarken aslında keder verici bir detaya rastladım. Yaklaşık üçyüz kelimelik bir metinde dahi onlarca yabancı kelime kullanıyoruz. Dilimize geçen yabancı kelimeler kültürümüzün en önemli simgesi dilimize oldukça zarar veriyor, zengin Türkçemizi katlediyor. Yıllar önce dilimizi korumak için Türk Dil Kurumunu kuran Atatürk, kültürümüzün yok olmamasını temenni etmiştir. Bize düşen görev ise Türk Kültürünü yaşatmak, sürdürmektir.
Atalarımızın bize miras bıraktığı bu kültürü korumak için elimizden geleni yapmak boynumuzun borcudur. Yazıma Oktay Sinanoğlu’nun şu sözleriyle son vermek istiyorum. ‘DiI gönIü yüzdüren gemidir, topIumun da gönIü var; topIumun gönIünün adı da küItürdür.’