Cüzdan mı yoksa telefon mu? Bu yazıyı yazmaya başlamadan önce çok düşündüm ve sanırım cevabım telefon olacak. Soru; daha doğrusu bugün üstünde duracağım konu söyle: “Cep telefonunuzu mu yoksa cüzdanınızı mı kaybetmeyi tercih edersiniz?”. Birçok genç bu soruya cüzdan olarak cevap verir herhalde. Çünkü artık neredeyse her gencin kendi telefonunda küçük ama bir o kadar da geniş ve tükenmeyen, bitmeyen dünyaları var. Küçük dedim çünkü 5-6 inç boyutundaki bir ekrana bakmaktan başka işleri kalmamış artık. Herkes böyle aslında,gençler dediğime bakmayın siz. Diğerlerinin tek farkı bazen kafalarını kaldırıp gerçek dünyada işe gidiyor olmaları.
Hayatımız bu kadar teknolojiye bağlıyken nasıl olur da, cep telefonunu kaybetmeyi seçebiliriz ki? Yeni çıkan bir telefon için 2-3 aylık maaşını veren insanlar var. Hem de bunlar üç beş kişi değil. Peki bir telefona neden bir insan 5000tl verir ki? Daha önce hiç aklınıza geldi mi bilmiyorum ama telefonlar yatırım yapılacak şeyler de değil. Bir bilemedin iki yıl sonra neredeyse yarı fiyatına kadar düşecekler. Ama telefonlar günümüz Türkiye’sinde ve dünyasında olmazsa olmazımız. Artık neredeyse tüm bankaların telefonlar için uygulamaları var. Bu tür uygulamalar sayesinde yakında ATM’lere ihtiyaç kalmayacak. Hatta bu internet bankacılığı öyle bir boyuta geldi ki ‘Siri’ ve ‘Google Assistant’ gibi kişisel ve sanal asistanlar ile para gönderimi yapabiliyoruz.
Peki bizim cüzdanımızda taşıdığımız önemli şeyler yok mu? Aslında en önemlisi orada saklı, ne olduğunu hatırladınız mı? Kimliğimiz tabii ki! Kimliklerimiz sanal olana kadar cüzdanlarımız bizimle kalmalı bence. Ki bunun gerçekleşmesine çok zaman yok sanırım. Ama kimliğimiz kimde olursa o kişi bizim adımıza neredeyse her şeyi yapabilir değil mi? Belki de o zamana kadar en iyi çözüm yandaki telefon kılıfıdır.
Uzun lafın kısası; akıllı telefonu olan insanların çoğunluğu bu soru karşısında telefon cevabını vercektir. Çünkü artık telefonlar bizim organlarımız gibi. Hemen hemen herkesin her gün söylediği bir laf var :”Şarjım bitti.”, şarjı biten biz değiliz telefonlarımız. Fakat, yine de biz bu sözü söylemeye devam ediyoruz.Yazımı buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Umarım sizin kafanızda biraz da olsa soru işareti bırakıp, sizi bu konuda birkaç fikir sahibi yapabilmişimdir. Size iyi günler diliyorum ve konum ile ilgili haber videosu ile sizi baş başa bırakıyorum.