TELEFON

Isız bir sokakta yağmurlu bir geceydi.Melek şemsiyesine düşen dev su damlasıyla irkildi.Yukarıya baktı ve ”Bu yağmurlu hafta ne zaman bitecek” dedi.Göz açıp kapayana kadar kendini evin önünde buldu.Evde hiç kimse yoktu çünkü annesi ve babası işteydi.Saat akşam 9 .30′ u gösterince annesi ve babası gelecekti.Ödevlerini yapıp televizyon seyretmek istedi.Bir anda televizyonun internet bağlantısı kesilmişti.Melek korkmaya başlamıştı.Birden elektrikler kesildi.Melek çok ama çok korkmuştu.Kapı zili çaldı.’DING DONG DAND DONG’.Melek kapıyı açtı meğerse onun abisi Emre’ydi. Emre’de eline bir fener alıp evde gezmeye başladılar. Melek hayaletler çıkacağını söylüyor ve abisini korkutuyordu. Salondan telefon sesleri gelmeye başladı. Melek tam telefonu açacakken abisi bağırdı ‘ Sakın o telefonu açma!’. Melek irkilerek elinden telefonu düşürdü. Emre telefonu alıp baktı kim aramış diye. Arayan anneleriydi. Anneleri mesaj attı ‘Bizim işimiz bitti 5-6 dakika içerisinde evde oluruz’ dedi. Mutfaktan bir cam kırılma sesi geldi. Melek ve Emre gördüklerine inanamadı. Bu bir bebek hayalettim. Çok sevimliydi. Ama tüm mutfağı dağıtmıştı. Melek ‘Merhaba minik bebek burayı toplamamıza yardım eder misin?’ diye sordu bebek elindeki anahtarları sallayarak tüm mutfağı topladı sonra camdan kaçıp gitti. Melek onun resmini çizerek adını Minik Hayalet koydu.