Her şeyin sanal ortamda olmaya başlaması sizin de dikkatinizi çekmiyor mu? Mesela ben bir kitabı okumak istesem onu internette bulabilirim. Artık yapmamız gereken araştırmalar için kütüphaneye gidip kitapları karıştırmamıza gerek yok çünkü internette aradığımız cevabı zaman harcamadan bulabiliyoruz.
Zaten günümüz koşullarına da bakarsak Kovid-19 hepimizi bu yönde etkilemiş durumda. Artık evlerden çıkamıyoruz. Belki bunan iki yıl önce her şeyi uzaktan yapacağımız, okula bile gidemeyeceğimiz hakkında bir konuşma yapılsaydı sadece gülüp geçerdik. Ama şimdi ödevlerimizi bile sanal ortamda yapıyoruz.
Artık e-kitapların yaygınlaştığını göz önünde bulundurduğumuzda aklımızda oluşan sorulardan biri de kütüphanelere ne olacağı oluyor. Teknoloji ilerledikçe hayatımızda değişen şeyler de çoğalıyor. Artık kendimizi sanal ortamda yaşıyormuş gibi hissediyoruz. Bu e-kitaplar yüzünden de insanların kütüphaneye gitme ihtiyaçlarının azaldığı da üzücü bir gerçek.
Sanal ortamların insan hayatına birçok katkısı olduğu doğru. Mesela yine e-kitaplardan örnek verirsek araştırmamız gereken acil bir şey olduğunda hayatımızı kolaylaştırabilir ya da bir kitabı okumak istediğimizde evimizden çıkıp o kitabı almak zorunda kalmayız.
Ama böyle iyi yanları olduğu gibi zararları da var. Mesela e-kitapların kullanımı fazla olduğu için artık insanlar kütüphane kullanmayı tercih etmiyor ve bu da sosyalleşmeyi azaltıyor. Aynı zamanda insan eski zamanlardaki gibi kütüphaneye gidip kitapları tek tek eliyle incelemeyi özlüyor.
Bana sorarsanız ben e-kitapları kullanmayı tercih etmiyorum. Acil bilgi edinmem gereken zamanlarda işime yaradığını da inkar edemem. Kütüphane tercih etmemin sebebi, ben genellikle kitabı elimde hissetmeyi, kitabın kokusunu duymayı, ve kitabımın arasında renk renk çiçek kurutmayı seven birisiyim.
E-kitap kullanımının özellikle son yıllarda daha da artması insanların aklında soru işaretleri bırakıyor. Kütüphanelerin ilerleyen zamanlarda daha da boşalacağına dair tahminler de var. Ama bence bizim gibi kitabın kokusunu duymayı seven kitapseverler varken kütüphanelerin de böyle kalacağına eminim.