Öyle teknolojik bir dünyada yaşıyoruz ki her şey insanoğlunun yaşam standartlarını ve kalitesini arttırmak, hızla gelişen ve değişen ihtiyaçlara kolay ulaşmak için. Bizler yeni nesil olarak içinde bulunduğumuz bu yıllarda teknolojinin bize sunduğu bir çok nimeti kullanmaya o kadar çok alıştık ki sanki bunlar yer yüzünde her zaman var olmuş gibi kabullendik, öyle ki son zamanlarda gelişen teknolojinin hızını bile kabullendik. Her geçen günde teknolojiden daha fazlasını bekler olduk. Beklentilerimizin sonu yok ve belki de ileride bu insanoğlunun giderek daha tembel ve akıl ve duygu kullanımının körelmesine sebep olacaktır.
Teknolojideki bu hızlı gelişim ve değişim her geçen gün ihtiyaçlarımızdan daha fazlasını da ister hale getirmektedir. Geçmişte bizden önceki nesillerin ihtiyaçlarını ve hayatın içindeki gereksinim ve iletişim için kullandıkları yöntemler düşünüldüğünde aslında biz yeni kuşakların teknolojiden daha fazlasını bekleyen ve isteyen şımarık bir nesil olma yolunda hızla ilerliyoruz.
Bu görüşe sahip olmasını sağlayan şey ise şu an herkesin kullandığı günümüzde ki en basit teknolojik ürün olan cep telefonlarına dair babamın söylediği bir sözdür.
(Evimizde üzerinde dantel örtü olan telefonumuzu ileride arka cebimizde taşıyacağımızı birisi bana söyleseydi güler ve imkansız derdim.)
Bu sözü duyduğumda acaba ileride ben çocuğuma buna benzer hangi sözü söyleyeceğimi düşündükçe teknolojinin bizi nereye götüreceğini tahmin bile edemiyorum. Belki de ilerde benim çocuğum (baba telefon ne demek) diye soracak. Düşünebiliyor musunuz gözlerinize çip takıyorlar ve gözlerinizi sanki bir telefon gibi kullanıyorsunuz. İstediğiniz kişinin adını söyleyip otomatik bağlantı kuruyor onunlar görüntülü bir şekilde konuşabiliyorsunuz. Düşünsenize çipleri satın alıyor hastanelere gidip taktırıyorsunuz tabi hastane yerine farklı yerler yapılmazsa. Küçücük çiplerle bütün hayatınızı geçiriyor ve sosyal medya, fotoğraf ve benzeri işlerinizi kolayca hallediyorsunuz. Eğer böyle bir şey olacaksa keşke daha sonra doğsaydım.