Her zamanki gibi bir gündü, lakin o akşam yaşanan olaya kadar….
O gün, her zamanki gibi bir icadımı gerçekleştirmeye çalıştım. Yaklaşık elli denememden sonra icadım çalıştı! Çok heyecanlanmıştım ama bu icat insanlar için tehlikeli miydi acaba? Hemen arkadaşım Alex’i çağırdım. Çok heyecanlı bekliyordu, kapı çaldı ve koşa koşa açtım. Alex’i makinenin yanına götürdüm. Alex bir soru sordu “Peki, objeler içine girebiliyor mu?” Mantıklı bir soruydu raftan bir tane kitap aldım ve makineye koydum. Koordinatları mutfağa ayarladım ve tuşa bastım. Koşa koşa mutfağa gittim, ve… ve…. ve…. İşe yaradı! Lakin bu insanlar üstünde işe yarar mıydı? Alex gönüllüydü, “Eğer başına bir şey gelirse benim suçum değil.” dedim. Makineye girdi, tuşa bastım. Koşa koşa mutfağa gittim. Çıkarken “PAT!” diye bir ses duydum. Bu Alex olmalıydı! Mutfağa gittim ve….. ve…… ve….. Alex ordaydı! Çok mutlu olmuştum, artık devlete sunabilirdim icadımı, artık tarihe geçtim!