Tanrı ve Kuantum Ego

 Biz varız, maalesef. Bunu çoğumuz savunuyoruz, savunmayanlar olsa da. Peki, biz niye varız? Sorumu anlayamadıysanız şunları sorgulayın: neden, neyden, ne zamandan, ne zamana kadar varız? Çünkü ben yokluğun içinde varlık olmak istemezdim, aynı çöldeki bir gemi mürettebatı gibi. Sorguladıysanız ve cevabınız bir var ediciye çıkıyorsa klasik bir dini görüşünüz var demektir. Soruların cevaplarına ise teokrasi bilimiyle ulaşabilirsiniz, teokrasi size çölü kimin yarattığını ve neden orada bulunduğunuzu açıklayacaktır. Ancak çölün ve geminin ilişkisini, geldikleri yeri açıklayamaz. Bunu sadece bilgeliği ne kadar sevdiğiniz, yani kişisel felsefeniz açıklar. Peki çölün hiçliğe karışması, sonsuz yok oluş -kıyamet-, salt veya kaos? Bunları neyle açıklayacağız?

Felsefe kelime anlamıyla bilgelik sevgisi demektir.

Her düşünce bu çöldeki kum tanesi gibidir, sonsuz -gibi gözüken- uzayda tek bir yapboz parçası. Her bir kum bir kuantumdur aslında. Hem doğru hem yanlış olabilir, ikisi de olabilir, ikisi de olmayabilir. Bu sebeple kuantumu bir kutu ve bir kum tanesiyle özetleyebiliriz. Bir kutunun içinde kum tanesi vardır ya da yoktur. Ancak biz kutuyu açana kadar bunu bilemeyiz. Dolayısıyla da olasılık uzayı, uzar da uzar. Düzen ve kaos da  buna benzer, onlar da varlık ve yokluğa benzer çünkü varlıkta düzen varken kaos yoktur.

dune infinite - Picture of Al Maha, a Luxury Collection Desert Resort & Spa, Dubai, Murqquab - Tripadvisor

Varlık varsa, kaosu hayal etmemiz çok da kolay olmayacaktır. Ancak çıkarımlara, öngörülere ve teorilere değinebiliriz. Meraklı melahat bu felaketi düşünmekteyiz. Her detayı didikleyip her soruyu cevaplamaya çalışıyoruz, bir şeyler de buluyoruz aslında. Mesela komplo teorileri… Kimi virüslerle yok olacağımızı söylüyor, kimi depremlerle. Kimi “ahlaksızlıktan” yok olacağımızı söylüyor kimi doğa anadan. En nihayetinde insanlar bir yok oluş biliyor. Görmedik, duymadık ama biliyoruz. İnsan bir yok oluşa uğrayacağının farkında. Peki ne zaman? Ne zaman sorusu milenyumlardır sorulan bir sual. Tüm cevaplar da renk cümbüşü gibi birbirinden farklı. 

GOETHE'DE RENK FENOMENİ COLOR PHENOMENON IN GOETHE

Nostradamus kıyametin “….” yılında kopacağını söyledi. Ancak Baba Vanga isimli kahin “…..” yılında patlak vereceğini söylerken batıl inançlar da 2000 yılını hedef gösterdi. Yine aynı şekilde 2012 senesinde de kafalarda soru işareti oluştu. 2016, 2020, 2023… Bu liste uzar da uzar. Bunların hiçbirinde kopmadı kıyamet. Hiçbirinde deccal inmedi yeryüzüne, hiçbirinde 7 mühür aklanmadı ve hiçbirinde insanlar göğe yükselmedi. Niçin insanlar yanıldı ve hala yanılmaya doyamıyorlar? Acaba sorun merakımızda mı? Aslında sorun bizde olmayabilir. Belki de sebep bizizdir… Kuantum felsefesi ve matematiksel oranlar ile henüz açmadığımız kutuların içinde ne olduğunu aşağı yukarı ifade edebiliyoruz. Kıyametin ne zaman olacağı hakkında kesin bir bilgimiz yok, o zaman ana sorumuz da bu olsun. “Kıyamet… tarihinde mi gerçekleşecek?” Hem olabilir hem olmayabilir, kimse bilmiyor ki. Yani aynı anda hem evet hem hayır cevabı olabilir. Biz ise cevabı almak ve kutuyu açmak için ise o tarihe kadar bekleyip görmeliyiz. Ancak o zaman bilebiliriz bunu. Sonuç olarak herhangi bir tarihte toplu ölümümüzün gerçekleşiyor olması doğru önermeler arasındadır.Walking Into The Unknown | KnowOne

(Visited 53 times, 1 visits today)