İş çıkışı sahilde yürümek istedim. Rüzgâr tatlı tatlı yüzümü okşarken içim huzurla doldu. Denizin yüzeyinde sektirmek için yerden bir taş almak için eğildiğimde içimde birden […]
Devamını okuEtiket: Hiçlik
Gri Toz Tutmuş Büstler
Gri hakimdi bu tabloya. Sanki ölü bir insanın bedenine benziyordu her şey, her renk. Çürümenin sessiz bir orkestrasından bir çalgıydı, her varlık; özellikle kömür karasıydı […]
Devamını okuSessizliğin Sesi
Kuşların sesiyle beraber uyandım. Hava bugün güneşliydi. Saat neredeyse dokuza geliyordu. Ben de genellikle bu saatlerde kalkardım, fakat bu gün sanki ters giden bir şeyler […]
Devamını okuHiçlik
Bu dünyaya gelmemiz için bize fikrini soran olmadı. İsteyip veya istemediğimizi kimse sorgulamadı. Bir an da gözlerimizi açtık ve kendimizi bu dünyada bulduk. Belki biz […]
Devamını okuHiçlik
“Evimin yakınındaki ormanda her sabah ve her akşam düvenli olarak yürüyüş yapıyorum.O günde akşam yürüyüşüne çıkacaktım havada hafif hafif yağmur çiseliyordu ama köpeğim Collie huysuzlaştığı […]
Devamını okuDışarıda Aranan Benlik
Benlik , sonsuzluğun bile içini dolduramadığı, hiçliğin doldurduğu o devasa kavram. Benliğimi mi ortaya koyup yaşamalıyım, yoksa benliğimi sadece ben mi hissetmeliyim?Montaigne kendini az göstermek […]
Devamını oku‘Hiç’liğe Giden Yolda Kaybettiklerimiz
Her insanın hayattaki en büyük emellerinden biri mutlaka bağımsız ve eşsiz bir birey olarak farkını ortaya koyabilmek, dünyada kendine ait bir iz bırakmaktır. Her birimiz […]
Devamını okuİstanbul’un Eski Nefesi
Yorgundu. Hem bedenim hem de ruhum. Sanki dokunduğum her şey birer birer soluyor ve ben de buna izin veriyordum. Ellerimin titremesine alışkındım ama vücudumun titremesine […]
Devamını okuHiçliğin İçindeki Yıldız
Sabah saat yaklaşık olarak 12.00 gösteriyordu fakat ev hala sessizdi. Sanki herkes bir hiçliğin içinde kaybolmuştu. Bir kuş bile şakımıyordu. Kasaba koca bir boşluktu sanki. […]
Devamını oku