İnsanlık, varoluşundan bu yana toplu bir düzen içinde yaşayabilmenin önemini anlamış ve bu düzeni geliştirmek için sürekli çaba harcamıştır. Sosyal yaşamın temel taşlarından biri de bireylerin birbirlerine yardım ederek eksiklerini tamamlamasıdır. Başlangıçta bu yardımlaşma sistemi takas yoluyla gerçekleşirken, Libya Uygarlığı döneminde nesnelere değer biçme anlayışı ortaya çıkmıştır. Bu anlayış, ticaretin temelini oluşturmuş ve her ne kadar kullanılan nesneler zamanla değişse de ticaretin mantığı günümüze kadar aynı kalmıştır.
Günümüzde ise sanayi devrimi ve son yıllarda popüler hale gelen sosyal medya, insanları daha fazla çalışmaya yöneltmiştir. İnsanlar, sürekli olarak materyalist hedeflere ulaşma çabası içine girmiştir. Bu hedefler çoğu zaman ulaşılması güç hayallere dönüşmekte ve bireyler, bu hayalleri gerçekleştirebilmek için uzun ve yorucu çalışma saatlerine katlanmaktadır. Bu süreç, okul döneminde başlayarak iş hayatında devam etmekte ve bireyler hem fiziksel hem de zihinsel sınırlarını zorlamaktadır. Bunun sonucunda, insanlar iş veya okulda öğrendikleri iş alışkanlıklarını özel hayatlarına taşımakta ve bu durum iş-yaşam dengelerini bozarak ciddi sorunlara yol açmaktadır.
Hayatın her alanında denge, bireylerin sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için kritik öneme sahiptir. İş ve sosyal yaşam arasındaki dengenin sağlanamaması, bireylerde strese yol açmakta ve bu stres, depresyona ya da daha ciddi ruhsal sorunlara neden olabilmektedir. Stres, kelime anlamıyla ruhsal gerilimdir. Ancak, bu gerilimin kaynağını anlamadan stresle başa çıkmak zordur. Kendi deneyimlerimden yola çıkarak, genellikle az çalıştığım sınavlarda ya da ödevlerimi zamanında tamamlayamadığımda stres yaşarım. Bu tür durumlar, bireyin bir sorumluluğunu yerine getiremeyeceğine dair duyduğu endişeyle bağlantılıdır. İş dünyasında da benzer bir şekilde, kişinin yapabileceği bir işi ihmal etmesi, strese yol açan başlıca faktörlerden biridir.
Stresin kaynağını anlamak, onunla başa çıkmayı kolaylaştırır. Örneğin, düzenli bir program oluşturmak ve bu programa sadık kalmak, stresin azaltılmasında etkili bir yöntemdir. Böyle bir program oluştururken ChatGPT gibi teknolojik araçlardan faydalanabilirsiniz. Yapmanız gerekenleri ve bu görevleri ne zaman tamamlamanız gerektiğini planlamak, işe nereden başlayacağınızı anlamanıza yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, stres, bireyin tek başına mücadele etmesi gereken bir sorun gibi görünse de doğru yöntemler ve planlama sayesinde üstesinden gelinebilir. Düzenli çalışma alışkanlıkları ve iyi bir zaman yönetimi, stresle başa çıkmada etkili olacaktır.