Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte akıllı telefonlar hepimizin vazgeçilmezi oldu. Özellikle teknoloji sayesinde hayatımızda yer edinen ve son yılların en büyük trendi olan sosyal medya uygulamaları insanların yaşamlarına büyük bir biçimde etki etmeye başladı. Kimilerine sosyalleşmeye ve çevresini genişletmeye yardımcı olurken, kimilerine iş olanakları bile sağladı. Ama maalesef popüler sosyal medya uygulamalarının iyi yönlerinin yanı sıra, birçok kötü yönleri de mevcut.
İnstagram gibi sosyal medya uygulamaları, mutlu anlarımızı sevdiklerimizle paylaşmamıza olanak sağlarken, bir taraftan da bizi takip eden insanlara hayatımızı olduğundan farklı yansıtmamıza sebep oluyor. Ailemizi, arkadaşlarımızı, yaşam tarzımızı olduğu gibi değil de, daha çok olmasını istediğimiz gibi göstermeye çalışıyoruz. Bundan ziyade, özellikle genç kesimin severek takip ettiği ve örnek almaya çalıştığı insanların sayı gittikçe artıyor. Sosyal medya fenomenleri veya ünlü diye tanımlanan bu insanlar, görünüşleriyle de örnek alınabilir olmak isteğiyle,çeşitli photoshop uygulamaları kullanarak özellikle fiziklerini günümüzün güzellik standartlarına uygun hale getirmeye çalışıyorlar. Bu kişilerden bazıları fotoğraflarında oynama olduğunu kabul ederken, çoğunluğu bunu reddediyor. Genç bireyler de severek takip ettikleri bu insanların fotoğraflarını görünce onların gerçekte de öyle olduklarını varsayıyorlar ve kendilerini bu kişilerle kıyaslamaya başlıyorlar. Kendi bedenlerinin sevilen ve ünlü insanların bedenlerine benzemediğini gören ve hayal kırıklığına uğrayan gençler, aynı yola başvuruyor ve görünüşlerini çeşitli uygulamalarla değiştirip görmek istedikleri hale getiriyorlar.
Gençlerin kendi bedenlerini ve yüzlerini beğenmemesi daha büyük sorunlara yol açabiliyor. Kimileri photoshopla yetinirken, kimileri de daha büyük ve kalıcı değişim yollarına başvurmayı tercih ediyor. Çeşitli estetik ameliyatlarına girerek kendilerini fotoğrafta düzenlediklerine benzetmeye çalışan bu insanlar, estetik bağımlılığına yakalanarak en sonda eski görünüşlerinden çok uzak birine dönüşürler ve ilginç bir şekilde bununla tatmin olurlar.
Çeşitli sebeplerden dolayı ameliyata giremeyen insanların çoğunluğu ise, kendi bedenlerini sevmeye ve kabullenmeye çalışmak yerine farklı yollara el atarak onu kendi imkanları dahilinde değiştirmeye yeltenirler. Buna örnek olarak, saatlerce spor yapmak veya kendini aç bırakmak söylenebilir. Bu kişilerde de bir süre sonra anoreksiya nervoza veya bulimia nervoza gibi çeşitli yeme bozuklukları ortaya çıkıyor ve eğer bu hastalıklar zamanında tedavi edilmezse, kişiyi ölüm tehlikesiyle karşı karşıya getiriyor. Bireylerde sonradan bu gibi hastalıklardan kaynaklanan çeşitli psikolojik ve travmatik rahatsızlıkların da görülmesi mümkün.
Özetle, sosyal medyanın kötü yönlerine karşı kendimizi korumalı ve sevmeliyiz. Kimleri takip ettiğimize ve örnek aldığımıza dikkat etmeliyiz. Bedenimiz bizim evimiz ve herkesin evinin kendine özgü güzelliği vardır. Sağlıklı olduğumuz sürece, fiziğimizin nasıl olduğu sadece bizi ilgilendirir. Çok zayıf olmak veya ince belli olmak bizi biz yapan şeyler değildir. Bizi biz yapan şeyler kalbimiz, aklımız ve dünyaya bakış açımızdır ve bizi gerçekten seven insanlar görünüşümüz için değil, içimizdeki insan için bizi sevecektir.