Sosyal medyanın yokluğunda rahatsızlık duyar mısınız? Sosyal medyadaki bu etki nedir bizi bakmaya teşvik eden? Sosyal medyada gezinirken bizi bir yerden illaki yakalayacak farklı farklı konulardan paylaşımlar bulunuyor. Bu paylaşımlar arasında genellikle yeni moda akımları, sanat dünyasındaki gelişmeler veya magazin hayatı bulunuyor.
Sosyal medya dünyasında yapılan araştırmalara göre kadınların % 54 ü sosyal medyayı fotoğraf ve vidyo içeriklerine ulaşmak için kullanırken erkek kullanıcıların % 42 si büyük kitlelere ulaşmak için kullanıldığı belirtilmiştir. Geri kalan kullanıcılar haberlerden haberdar olmak veya destek almak için kullanıyorlar.
Sosyal medyanın insanları içine kilitlediği nokta bunlar olabiliyor. Çoğu zaman farkında olmadan saatlerimizi üzerinde harcadığımız oluyor. Fakat sosyal medyada kaybedilen vakit sonucunda bize ne kattığı gerçeği, elimizden giden vakti geri alamamamızla kalıyor. Uzun bir süre bakmayıp kendimizi denediğimizde ise gerçekten ne kadar süreyi sosyal medyanın derinliklerinde bir konudan diğer konuya atlayarak harcadığımızı fark edebiliyoruz. Görüyoruz fakat uygulamaktan kaçınıyoruz. Çok uzun süredir baktığımız sosyal medya, bakmadığımız zaman bize çok şey kaçıracağımız düşüncesini veriyor. Fakat bu düşüncenin altyapısı da sosyal medyayla aşırı haşır neşir olmamızdan kaynaklanıyor. Bu durumda elde ettiğimiz şey sosyal medyayı fazla kullanarak o yüzdelik kesime girmek oluyor. Tabii takip ettiklerimiz çoğunlukla teknoloji gündemi , spor , sanat gibi hobilerimizi yansıtan ve doğruluğundan emin olduğumuz yararlı sayfalar değilse.
Sosyal medyaya girildiğinde ise çoğumuzun karşısına çıkanlar bundan çok kendi çevremizdeki hareketlenmeler oluyor. Bu sene uzun aralıklarla ara verdiğim sosyal medya eskiden harcadığım vakti fark etmeme sebep oldu. Her zaman zararı dokunmayan sosyal medya ile aynı zamanda doğruluğuna emin olabiliyorsak birçok bilgi, el yapımı ile eski eşyaları dönüştürme, müzik, çizim püf noktaları, popüler, kaliteli dizi ve filmler, haberler ve çoğu ilgi alanımızı içeren sayfalara da erişebiliyoruz.
Sosyal medyayı hepimiz çoğunlukla takip etmeye çalışıyoruz elbette. Ama hayatımızı ele geçirecek kadar elimizden düşürmememize sebep olması korkutuyor. bir gün boyunca 5 saatimizi sosyal medyaya bakarak harcamak zorunda bırakıldığımızı düşünelim. Bu düşünce her ne kadar çoğumuzu rahatsız etse de kendi irademizle bunu yapmaktan kaçınmayabiliyoruz. Hepimiz hayatı yaşamak istiyoruz fakat yaşarken elimizden telefonu düşürmüyoruz. Yeter ki anı kaçırmayalım. Tamamdır şimdi telefonu bir kenara koyalım, belki yıldız kayıyordur. Hayatı ekrandan değil yaşayarak takip edelim.