Sevgili çocuğum,
Öncelikle şu anda annen olarak çok zor bir dönemden geçiyorum. Ergenliğimi bitirdiğimi düşünüyordum, belki de bitirdim ve bu yaşadıklarım dünyanın şu anki halinden kaynaklı. Ben çok tatlı ve güzel bir çocukluk geçirdim. Senin de geçirmeni en içten dilerdim ama maalesef ki olası gözükmüyor. Birkaç sene önce dünyanın geneli daha mutluydu, sağlıklıydı ve biraz da olsa eşitlik söz konusuydu. İnsanlar daha iyilerdi. Güvende hissediyorlardı vesaire. Fakat şu an içinde olduğum dünyayı bırak yaşadığım ülkeyi ele alırsam; şu anda Türkiye’de yaşıyorum. Burası gerçekten cennet bir vatan. 3 tarafı denizlerle çevrili, mükemmel, şaşalı bir geçmişi olan bir yer. Amma velakin 3 deniz arasına batmaktayız. Günden güne kötüleşiyoruz. Ekonomi batık durumda. Yok denecek kadar kötü ve hayal etmeye çalış zor da olsa bu yok dediğimiz ekonomi günden güne daha da kötüye gidiyor.
Şimdi güzel ülkemi bırakayım ve biraz da dünyadan bahsedeyim sana. Yaklaşık 2.5senedir süren ve hayatlarımızı bir zindana çeviren bir virüs var. İnsanları sadece maskeleriyle tanıyabildiğimiz bir dönemdeyiz. Eşitsizlikler diz boyu. Olurda kız olursan işin çok zor. Her yerde, her gün en az 5 cinayet işleniyor. Tacizleri ve onun gibi birçok kötülüğü saymıyorum bile. Eğer cinsiyetini değiştirmek istersen daha kötü. Bu kararı aldığın anda biz ailen olarak arkanda durup seni ne kadar desteklersek destekleyelim dünya o gün sana arkasını dönecek ve senden olabildiğince uzağa kaçacak. Seni dışlayacak. Senden nefret edecek. İnandığın şeylere bile göre tarafını seçmeye kalkacak insanlar. Senin düşünme yetisine sahip bir beynin olsa bile düşüncelerini söylemeden önce birçok kez düşüneceksin. Ardından düşünmekle o kadar vakit harcadığın, senin kulağına hoş gelen fikri söylediğinde bu herkes için öyle olmayacak. Senin şahsi fikrin olsa bile. Senin ayaklarının altında dönen şey dünya olacak evet ama dünyanın da üzerinde döndüğü bir şey var. Para. Ve muhtemelen senin zamanına sadece para üstünde dönmekle de kalmayacak onunla sarılı olacak. Onun bilinçaltındaki adeta bir kâbusa dönüşecek. Bir de bunun yanında sadece güç kazanmak isteyen para da değil. Her bir insan güç peşinde. Önemli olabilmek, sözünü birilerine geçirebilmek için koşuşturup duruyorlar. O yüzden zaman da daha hızlı. Kimse şu anın tadını çıkaramıyor.
Hadi bunları da geçelim. Sende bir gün büyüyeceksin. Ben sevgi dolu bir ailede yetiştiğim için sende aynı şekilde yetiştirileceksin. Sevginin ne olduğu nasıl paylaşılacağını öğreneceksin. Ama çok üzgünüm ki bunu paylaşamayacaksın. İnsanlar iş güç peşinde olmaktan sevgi ne bilmiyor. Ona vakit ayıramıyor. Kısaca kimse birbirini sevmiyor aslında. Seviyor dediğin insan bile bir bakmışsın en çok canını yakan insan oluyor. Hani insanlar güvenilmez demiştim ya. Dünya güvensiz bir yer demiştim ya. Düzgün arkadaşların da olamayacak. Kısaca özgürce yaşayamayacaksın bu hayatı. Seni bir çabayla büyütüp içine yaşama sevinci koyacağız biz sana. Sende dağıtacaksın bunu. Ama nereye kadar. Bir gün onun da sönmesinden korkuyorum.
Kısacası seni bunun gibi rezalet bir dünyaya sokmak istemiyorum. Hele ki bir yerden sonra gideceğimi bilerek. Bir de bunların üstüne insanlar daha uzun yaşamın sırrını arıyor. Kim bu acı çekmek isteyenler daha anlayabilmiş değilim. Senden çok özür diliyorum ama seni böyle bir dünyaya ben sokmayacağım. Çünkü bende dağıtmaktan uzaklaştım. Tek derdim kendimi kurtarabilmek oldu. Bu hızlı hayata ben daha yetişemezken seni de sürüklemeye hakkım yok.