Son Kararın mı?

Sabah uyandığımda bir şeylerin yolunda gitmediğini anlamıştım. Bir şeyler doğru değildi ancak ne olduğunu o an anlamamıştım. Üstümü değiştirip çıktım, servisin gelmesine daha 15 dakika olduğundan kaldırımın kenarına oturup telefonuma bakmaya başladım. Fazla odaklanmış olmalıyım ki ne bir araba sesi duydum ne de arabanın cırtlak kırmızısını fark ettim ama kafamı kaldırdığımda oradaydı işte, tam karşımda. Arabaya sığmakta zorlanıyormuş gibi görünen adam gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Saçları yüzünün çoğunu kaplıyordu, yüzünün nedenini anlayamadığım bir ürkütücülüğü vardı. Camı açıp bana seslendi: Benimle gelmelisin. Hayatımda ilk defa gördüğüm bu adam onun arabasına binmemi istiyordu, normalde kabul bile etmeyi düşünmeyeceğim bu teklif o an için mantıklı gelmişti. Binmem gerektiğini düşündüm, son kararın mı diye sordum kendi kendime. Reddedersem sonrasında pişman olacağımı biliyordum. Kapıyı açıp oturdum koltuğa ve araba hareket etti. Daha sonrasında yaşayacağım bir felaketten kendimi kurtarmış olduğumu düşündüm ve rahatladım. Peki bu arabaya binmesem başıma ne gelecekti…