Sokaktaki Hayvanları Eve Alırsak Ne Gibi Katkılar Sağlarız?

Ülkemizin sokaklarında bol bol kedi, köpek, kuş vb. gibi hayvanlar yaşamaktadır. Her ne kadar onları korumak adına çalışmalar yapan insanlar olsa da, maalesef her insan aynı şekilde düşünmemektedir. Çoğu insan daha evde tek bir hayvan bakmamış olmamasına rağmen, önyargılı yaklaşıp sokaktaki hayvanların “kirli” veya “hastalık taşıyıcı” olduğunu söyler. Bu düşünceye sahip insanlar çoğu zaman sokaklarımızdaki dostlarımıza kötü davranır. Bu yazımda size sokaktan sahiplendiğim kedimden bahsedeceğim.

Her şey 2018 yılının ekim ayında yaşadığım apartmanın bahçesine bir kutu içinde hamile bir kedi bırakılmasıyla başladı. Kedi çok bakımlı olmasına rağmen büyük ihtimalle hamile kaldığı için sokağa atılmıştı. Uzun bir süre bahçemizdeki küçük kulübede anne ve yavrularına baktıktan sonra küçük yavruların daha iyi şartlarda büyümesini istediğimiz için yavruları teker teker sahiplendirdik. Kış iyice gelip havalar soğumaya başladığında ise anne kediyi ve yavrularını apartmanın içerisine aldık. Çoğu komşumuz ona gözü gibi baksa da apartman yöneticimiz bu durumdan hiç hoşnut olmadı ama kimsenin bilmediği bir şey vardı ki biz onu apartman içine almadan önce kedi tekrar hamile kalmıştı. Her gün kapımızın  önüne yemek yemeye gelmesine rağmen birkaç gün gelmeyince endişelenmiş, yönetici bir şey mi yaptı acaba diye düşünmüştük. Sonra kediyi aramak için dışarı çıktığımda ince miyav sesleri duydum. Anne kedi tekrar doğurmuştu. Birkaç ay geçip yavrular büyüyünce yöneticimiz bu kez de yavrulara işkence etmeye başlamış, bizi apartmana “sokak hayvanı” aldığımız için şikayet etmekle tehdit etmişti. Tabii ki biz asla kendi düşüncemizden vazgeçmedik ve yavrulardan birini sahiplendik, diğer yavruları ise çevredeki hayvansever ailelere sahiplendirdik. Ayrıca anne kediyi zor da olsa sahiplendirdik. Eğer onları sıcak bir yuvaya kavuşturmasaydık apartman yöneticimiz onlara işkence etmeye devam edecekti.

Biz kendi kedimizi kurtarmış olabiliriz ancak dışarıda bu durumda o kadar çok hayvan var ki… Her gün sokaktaki hayvanlar onlara mama veren olmadığı, olsa da mama verdikleri için mama verenlerin kınandığı bir dünyada açlıkla mücadele etmek zorunda kalıyor. Neredeyse her akşam haberlerde hayvana şiddet izliyoruz. İyi eğitim almamış insanların bu kötü düşüncelerini, davranışlarını değiştirmemiz neredeyse imkansız ama en azından bir ailenin sokaktan bir hayvan sahiplenmesi bile, bir canın acımasız sokaklardan kurtulmasını sağlar. Sahiplenen aile sayısı arttıkça sokaklarımızdaki sessiz canlarımıza olan şiddet azalır ve toplumsal farkındalığımız artar. Biz kedimizi aramıza aldığımızdan beri hiç olmadığımız kadar mutluyuz. Umarım siz de bizim gibi bir canı ailenize alıp ona yapmış olduğunuz iyiliğin mutluluğunu tadarsınız.