Yaz tatilinde annem, babam ve kardeşimle beraber Çanakkale’ye gittik. Çanakkale’nin bizim tarihimizde önemli bir yer olduğunu okulda öğrenmiştim. Okulda 18 Mart Çanakkale Zaferini kutlamıştık.Okulumuz o gün üzüm hoşafı ve peksimet dağıtmıştı. Neden dağıtıldığını öğretmenim anlatmıştı. O günlerde yokluk yüzünden yiyecek yokmuş.Şimdi yemek seçen, çöpe tonlarca gıda atanlara ibret belgesi olarak gösterilmesi gereken, yeni yetişen bizlerin beyinlerine kazımamız gereken bir yemek listesi.
Yemek Listesi
15 Haziran Sabah: Üzüm hoşafı Öğle: Yok Akşam: Yağlı Buğday çorbası, ekmek
16 Haziran Sabah: Yok Öğle: Yok Akşam: Üzüm Hoşafı, ekmek
17 Haziran Sabah:Üzüm hoşafı Öğle: yok Akşam: yarım ekmek
18 Haziran Sabah:Yarım ekmek Öğle: yok Akşam: şekeriz üzüm hoşafı
Annem ve babam Çanakkale Savaşı’nın önemini anlattı. Bir panoda aşağıdaki yazıyı okudum. Beni inanılmaz etkiledi. “Modern silahlarla donatılmış ordunun karşısında, ateş almaz tüfeklerle, patlamaz toplarla, yalın ayak, aç bir mide ile kazanılmış bir zaferdir Çanakkale. Mustafa Kemal gibi bir büyük insanın tarih sahnesine çıktığı, Seyit Onbaşının 260 kilo gülle ile koca gemiyi sulara gömdüğü, kurşunların havada çarpıştığı, Türk’ün kahramanlığının resmi bir vesika olduğu savaştır Çanakkale.”
O sene memleketteki liselerin ve üniversitelerin çoğu mezun verememiş çünkü hepsi savaşta şehit olmuşlar. Savaşta verilen şehit sayısı kesin olarak bilinmemekte fakat tahminlere göre 500.000’in üzerindeymiş. Yaşları 15,16,17,18 olan çocuklar bizler için savaşmışlar. Şehit olmuşlar. Cennet mekanları olsun. O kahramanların sayesinde bizler güzel ülkemizde yaşıyoruz.