Dünyanın yok oluşuyla ilgili çeşitli teoriler var. Fakat çoğunluk iki farklı gruba bölünüyor: ateş ve buz. Evren buz ile yok olacak, her şey donacak ve yaşam son bulacak, diyenler ve ateşin dünya üzerinde mevcut olan her şeyi kasıp kavuracağını iddia edenler. Birçok insan iki gruptan birinin fikrine katılır fakat ben ikisine de katılmıyorum açıkçası.
Bir şeyi üç durum tamamen yok eder. Birincisi ve ikincisi iki en uçtur, en son noktalarda olan iki zıt uç. Diğeri ise tam ortalarıdır. Bir şey ancak zıtlık veya farklılık durumunda var olabilir. Fakat bir cismi karşılaştırabileceğimiz herhangi bir farklılık mevcut değilse o şeyin var olduğunu algılayamayız bunun nedeni ise insan beyninin yokluğu algılayabilecek kadar gelişmiş olmamasıdır. Bu konu ile ilgili “Denemeler” adlı kitapta çok güzel bir söz mevcut: “Her yerde olan aslında hiçbir yerdedir.” Ne güzel özetlemiş Montaigne. Farklılıkların, olan şeyleri var ettiğini vurgulamış.
Evreni düşünelim. Her saniye olduğundan biraz daha büyüyor degil mi? Her saniye yokluğun içinde biraz daha genişliyor ve olmayan ortamları var ediyor. Ancak evren yeteri kadar büyürse, bilim insanları evrenin içinde olası bir evren daha meydana geleceğini öngörüyor. Bu da var olan evrenin aslında yeni bir evren oluşması durumunda yok olacagı anlamına geliyor.
Bizi sıradanlaşmak yok edecek. Herkesin o kadar normalleşeceği ve her şeyin o kadar “orta” düzeyde olacagi öyle bir an gelecek ki bir anda her şey yok olacak. Çünkü aynı olmak yok olmayı getirir. Herkesin ve her şeyin tek tip olduğu bir gezegende kimse yoktur. Bu nedenle evrenin ve fikirlerin yok oluşuna ancak sıradanlaşmak sebebiyet verebilir.