Sıkı Kanunlar

Sizce daha katı yasalar daha barışçıl bir dünyaya mı yoksa daha fazla suça mı yol açar? Çoğunuzun aksine benim fikrime göre daha fazla suça yol açar. Çünkü insanların biraz da olsun özgürlükleri kısıtlanacak. En basit örneği insanların bazıları isyan çıkartacak. Çünkü daha katı yasalar demek daha kuralcı ve düz bir yaşam demek. Birileri bizi yönetecek. Onu yap, bunu yapma! Bence böyle bir yaşam yaşam değildir.
Ben asla adalet yerini bulmasın, suçlu olan güçlü olsun, herkes her istediğini yapsın demiyorum. Bir şeyi ne kadar sıkarsanız o da o kadar kolay patlar. Bir stres topu düşünelim. Onu sıkarak kendimizi rahatlatırız. Ama ona çok fazla kuvvet uygulayarak sıkarsak elbet patlar. Yasalar da böyle. Bir yasa ne kadar baskıcı olursa o kadar da dert açar. Mesela bu aralar gündemde olan idam yasası. Bence bir ülkeye gelmesi gereken son yasalardan biri. Çünkü gerçekten çok ağır suçlar işlemiş insanlar hapislerde çürüyerek ve acı çekerek sevdiklerinden uzak bir şekilde yaşayacaklar. İdamda ise beş saniyelik bir sürede kurtulacaklar. Bir taraftan suç işlememiş ve sadece iftira atılmış bir insan öldürülebilir. Aşırı sıkı olmak yerine insanlar düzgün evlat yetiştirirlerse suç oranı azalacak ve toplumdaki huzur da artacaktır.  Katı yasalar  kişilikleri düzeltmez. Sadece birkaç davranış düzeltir. Suç işleyecek kişi bir suçu bir yapmaz, iki yapmaz ama üçüncüde artık suçu işler. O da üzgünüm ama geçici bir şey değildir. Tabi ki hiç bir ülke mükemmel değildir ama bazı düzenlemeler yapılırsa o zaman kanunlarda sıkılığa da gerek kalmaz. Mesela Türkiye’de kadın hakları yasası gözden geçirilmeli. Aynı şekilde hayvan hakları. Kanunlar sözde kalır ama akılda kalmaz. Ama bizler bilinçli çocuklar yetiştirirsek öğrettiğimiz iyi bilgiler sadece sözde kalmakla kalmaz, akılda da kalır. Hatta davranışları da çok olumlu etkiler. Kanunları çok sıkmak iyi bir fikir değil asla. Mesela kısasa kısas döneminde birinin kolunu kesersen aynı şekilde senin de kolun kesilirdi. En kötü yanı ise suçlu kişi haklı olsa da olmasa da aynı şey ona da yapılırdı. O dönemlerde insanlar suç işlemeye korkuyorlardı. Birini korkutarak asla suçları bitiremeyiz. Ama kişilikli bireyler olursak korkmamıza gerek kalmaz. Ayrıca ülkeler arası çatışmalar da çoğalacak. İşte senin ülken öylede benimki böylede. Bu şekilde barış sağlanmaz. Zaten bir sürü ülkede din, dil, ırk farkları var. Hele kanunlar ile sıkıştırılırsak dünya problemleri artacaktır. Bir ülke belki de çıkıp benim ülkemde sadece hristiyanlık dinine inanlar bulunacak diyecek. O zaman önce diğer dinlere sahip insanlar olay çıkaracak ama nafile. O insanlardan mesela mülümanlar başka ülkeye göç edecek. O ülkede çok fazla nüfus artışı olacak. Ve çok fazla nüfus artışı da iyi bir şey değil. O ülkeler arasında çatışma çıkacak belki de.
Kısaca her ülkede kanun olmalı ama abartı olmadan, özgürlük kısıtlanmadan, insanlar aşağılanmadan ve sınıflandırılmadan. Ayrıca her insan kendinden sorumlu olursa suç oranı azalır. Geleceği güzelleştirmek bizim elimizde, kanunların değil.