Sihirli Tablo

Ben bir tabloyum bu mektupta size çok eskiden asılı olduğum bir şatoda gördüklerimi anlatacağım:

Benim asılı olduğum şatoda yüzlerce tablo vardı ve hepsi canlıydı. Ben de onlardan biriydim. Şato hem bir okul hem de bir yurttu. Çok fazla çocuk vardı. Ben de yemekhanede asılıydım. Her gün büyük bir yemek şöleni olurdu. Masalarda önce çeşit çeşit çorbalar belirir daha sonra çorbalar yok olur ana yemek gelirdi, en sonunda tatlı belirirdi anlayacağınız her yemek çeşit çeşitti. Her öğrenci tıkınır sonra da yatağa giderdi. Gece boyu her yerde öğretmenler devriye gezerdi, yatağında olmayan bir öğrenci fark edilire hemen cezalandırılır ve 1 gün yemek verilmezdi. Sabahleyin saat 9’da dersler başlar ilk dersten sonra 1 saat kahvaltı edilir ve sonra da dersler gece saat 22’de sona ererdi. En sonunda gece yarısına kadar akşam yemeği yenirdi. Yemekten sonra herkes yatağa giderdi.

Tabii bu neredeyse 200 yıl önceydi şimdi ise okul modernleşti ve sadece yemek yeme ve ders zamanları aynı kaldı.

(Visited 2 times, 1 visits today)