Bu yıl doğum günü hediyem çok garip bir kavanozdu. Bir hafta boyunca o kavanozun ne işe yarayabileceği hakkında düşünüp araştırdım ve bir haftanın sonunda o kavanozun mutlu anıları sakladığımı öğrendim.
Kavanoza elimi sokup bir şey tutuyor gibi çıkardığımda kendimi mutlu bir anımın içinde buluyordum. Artık hafta sonlarımı bu sihirli kavanozun içindeki anılarıma bakarak geçirmeye başlamıştım. Artık arkadaşlarımla oyun oynamıyor, ailemle çok vakit geçirmiyordum. Bir gün annem odama geldi ve dayanamayıp “Yeter Doğa. Artık tüm zamanını o kavanozla geçirmeye başladın ve artık ödevlerini yanlış yapıyorsun o anılarına bakacak zamanın olsun diye!” dedi, kavanozu elimden aldı ve o günden sonra bir daha göremedim. Anneme daha sonra gidip kavanozu ne yaptığını sordum ve onun cevabı “Bulamayacağın bir yere sakladım.” oldu. Üzülmüştüm fakat annemin bu cümlesi kavanozu bir daha göremeyeceğim anlamına gelmiyordu. Daha sonra anneme “O kavanozu bana ne zaman vereceksin?” diye sordum ama o benim sorumu “Büyüdüğün zaman.” diyerek yanıtladı. O an çok üzüldüm çünkü daha 9 yaşındaydım ve daha en sevdiğim, en mutlu 3 anımın içine girmemiştim. O anılarım şunlardı: 1. 7. Doğum günüm (O gün bana çok fazla hediye alınmıştı.) 2. İlk lunaparka gidişim 3. 2019 yılındaki tatilimiz O 3 anımın içine tekrar, tekrar ve tekrar girerek o anılarımı hiç unutmamak istiyordum.
O anılarımın içine girip unutamamayı istesem de şu an giremiyordum fakat hatırladığım zaman unutmam daha zor oluyordu. Bence hatırlamak daha iyi bir fikir.