2006 yılında PS2 platformuna çıkmış bir JRPG olan Persona 3 çoğu kişi tarafından oldukça beğenildi, hatta tüm zamanların en iyi JRPG’lerinden biri olarak tarihe geçti. Megami Tensei serisinin spin-off’u olan Persona serisinin çıkış sırası olarak dördüncü oyunu olan Persona 3, kendinden önceki Megami Tensei ve Persona oyunlarından daha renkli ve neşeli olmasıyla öne çıkmıştı.
Bu yazımda Persona 3’ün senaryosu, nasıl oynandığı ve bunlar hakkında önerilerim yer alacak.
Oyunda ismini sizin seçtiğiniz bir karakteri oynuyorsunuz. Gekkoukan lisesine yeni bir öğrenci olarak gidip ”potansiyel”iniz olduğu için SEES adlı bir ekibe alınıyorsunuz. Bu potansiyel denilen şey oyundaki Shadow denilen yaratıklara karşı Personanızla birlikte savaşabilmeniz. Bu ”potansiyel”e sahip olan bir sürü kişi olacak oyunda. Sizin tek farklı özelliğiniz birden fazla Persona kullanabilmeniz -ki ileride Persona kullanımından daha detaylı bahsedeceğim.
Shadowların olduğu yer Tartarus adında 200 küsür katlı bir kule. Buraya sadece ”Dark Hour” denilen, bir günün bitişi ve başlangıcı arasında meydana gelen 1 saatlik zaman diliminde girebiliyorsunuz. Tartarus, oyunda karakterinizi ve grubunuzu geliştirmek için gideceğiniz yer olacak. Fakat sadece Tartarus’u dolaşırken yanınıza aldığınız kişiler gelişiyor bu yüzden belirli bir grup oluşturursanız sürekli değiştirmek gibi bir şey yapmayın. Ve aynı sebepten dolayı belirtmek istedğim bir şey daha var: Shinji’yi gruba almayın. Oyunun ilerisinde size katılacak olan Shinji maalesef belirli sebeplerden dolayı oyunda çok uzun kalmıyor. Bu da o gittiği anda tüm grubunuzun dengesinin bozulması demek. Eğer bu olay başınıza gelirse muhtemelen oyunu bitirene kadar grubunuzu düzeltmeye çalışacaksınız. Oyunda bazı durumlarda yeterince gelişmediğiniz için belirli bir yeri geçemeyebilirsiniz. Böyle bir olayın olmaması için de her dolunaydan önce Tartarus’ta çıkabildiğiniz kadar yükseğe çıkmanız gerekli. Bir yerden sonra oyun Tartarus’ta ilerlemenizi engelleyecek ve zaten oraya kadar gelebilmişseniz hikaye kısımlarında sıkıntı yaşamamanız lazım.
Oyundaki en önemli şeylerden biri de Social Linkler. Oyunda sabahları okula gidiyorsunuz ve okul bittikten sonra uygun olan herhangi bir kişiyle takılıp, arkadaşlığınızı Arcana şeklinde geliştirebiliyorsunuz. Bu Arcanalar Personalarınıza bağlılar. Bazı Personaları yaparken Arcanasının seviyesine göre güçlendirebiliyosunuz, veya bazı Personaları sadece Arcanası belirli bir düzeye gelince yapabiliyorsunuz (Persona fusionlarından az sonra bahsedeceğim.). Tabi Social Linkler sadece Personalarını güçlendirmek için değiller. Social Link’in olan her kişinin bir hikayesi var. Bazıları oyunun ana hikayesinden bile daha etkileyici olabiliyor. Saatlerce dertlerini dinlediğiniz birine veda etmek zorunda kaldığınızda üzülebiliyorsunuz mesela. Karakterleri cidden önemsemeye başlıyorsunuz bir yerden sonra.
Persona fusionları da Social Linklerle bağlantılı olan oldukça önemli bir özellik. Tartarus’ta zaman geçirirken önünüze sürekli yeni personalar çıkacaktır. En iyi Personalara sahip olmak için fusion şart. Tartarus’ta bulduğunuz Personaları fusion yoluyla birleştirerek daha iyi Personlara sahip olabilirsiniz. Ayrıca elinizdeki her Personayı Persona Compendium’a kaydedebilirsiniz. Bunun sayesinde eğer fusion için gerekli olan Personaya belirli bir ücret karşılığında sahip olabilirsiniz. Yalnız Persona fusionları oldukça karmaşık ve fazla. İstediğiniz Persona’yı yaparken zaman kaybını en aza indirmek için internette bulunan fusion calculatorları kullanabilirsiniz (örn: https://arantius.com/misc/persona-3-fes-fusion-calculator/#/list/name ).
Uzaktan bakıldığında tuhaf görünse de Persona 3 şahsen RPG seven herkesin en azından denemesi gerektiğini düşündüğüm bir oyun. Yalnız oyunun en az 60-70 saat kadar sürdüğünü de belirteyim. Çok uzun bir oyun da olsa kesinlikle o zamana değdiğini düşünüyorum.