Küçük hissetmeyecek kadar olgun, büyük hissetmeyecek kadar çocuk. Zamanın çok hızlı aktığını hissedecek kadar bilinçli, hataların geri dönüşü olmadığını bilemeyecek kadar tecrübesiz. Tüm duyguları birlikte tattığım bir yaş oldu benim için on beş ve hala da olmaya devam ediyor… Birçok konu hakkında tecrübe kazandığım yer yer savunmasız yer yer gardını almış bir savaşçı kadar güçlü hissettiğim bir yıl. Büyümenin yükü omuzlarımda elbette bütün yaşıtlarım gibi ama hala yeri geldiğinde artık büyüdün yeri geldiğinde daha çok küçüksün denebilecek bir yaşın ortasında.
Dünya, Güneş’in etrafında on beş tur atmış ben doğalı, bu yıl 5 Ağustos’ta da on altıncı turunu tamamlayacak. Bunca yıl kendimi tanıdığımı zannettiğim ama karantinanın sayesinde kendimle baş başa kalınca aslında tanımadığımı fark ettiğim koskoca bir sene. Ölüm ilk defa bu kadar yakındı bana mesela, hep haberlerden ya da etrafımdan duyardım; ölüm can yakıcı ama ne kadar can yakıcı olduğunu insan gerçekten yaşadığı zaman anlıyormuş. Arkadaşlarından, sevdiklerinden ayrı kalmak çok zordu evet, ama bir yandan da onların olmadığı bir hayatı düşünerek aslında onları ne kadar sevdiğimi bir kez daha anladım. Önceden mutluluğu çok farklı yerlerde arardım fakat bu süreç bana öğretti ki eğer sen istersen bir bebeğin gülüşündeki içtenlik, yağmur yağdıktan sonraki toprak kokusu, baharın ilk belirtileri olan tomurcukların açtığını görmek bile mutlu olmak için yeterli sebeplermiş.
Bu sürede anladım ki bana herhangi bir şey öğreten sadece insanlar değilmiş, doğa da birçok şey öğretebiliyormuş eğer dinleyebilirsen. Bu pandemi sürecinde doğayı ne kadar hor kullandığımızı maalesef ki sonuçlarıyla görmüş olduk: barajlardaki su seviyeleri için uyarılar verildi, çığlar, heyelanlar, depremler… ve çok daha fazlası. Ve insanlar kalkınmaya geçmeye başladı, bunun en büyük örneklerinden biri geçtiğimiz gün yaşanan hayvanlar üstünde test yapma konusu. İnsanlar aslında dolaylı yoldan da olsa o markaları kullanarak hayvanlara ne kadar zarar verdiklerini fark etti, laboratuvar ortamında yapılan eziyetlerin videoları ortaya çıktı, kimi hayvanların nesli tükendi, kimi hayvanlar sırf bir kürk yapımı için vahşice katledildikleri için nesilleri tükenme tehlikesine girdi… ve bunlar sadece birkaç hafta içinde olanlar.
Bu yüzden her ne kadar kötüyle sonuçlansa da bu yılın bana bu konuda da katkısı oldu. Belirli konularda farkındalığım daha da arttı ve artık neler yapıp neler yapmaman gerektiğiyle ilgili daha net çizgilerim var mesela. Kısacası artılarıyla, eksileriyle bir yıl daha geride kalıyor ve bu yıl benim hatta sadece benim değil hepimizin unutamayacağı bir yıl olarak hatıralarımızda yerini alacak. Artık felaket, kayıp, kaza, pandemi ve virüs kelimelerini duymayacağımız yıllara…