Kulak ver yabancı, senin diyarında sanat, müzelerin duvarlarında asılı, çerçevelenmiş eserlerle sınırlıyken, bizim ülkemiz sanatla iç içe yaşayan bir diyar. Bizim için sanat, sadece galerilerde değil, doğanın her köşesinde, hayatın her anında vardır. Bir kuşun kanat çırpışı, dağın üstündeki o kırağı, bir ağacın dallarının gökyüzüne uzanışı, bir çocuğun o masum gülüşü bile bizim için sanatın en güzel örneklerindendir.
Senin için sanat, karmaşık teknikler ve soyut kavramlarla dolu bir dünya iken, bizim için sanat, basitlikteki güzelliği yansıtır. Bir çamurdan şekillendirilmiş testi, bir el dokuması kilim, hatta bir kaplanın üzerindeki o zarif siyah çizgilerde bizim için sanat eseridir. Bizim sanatımız, hayatın akışıyla iç içe geçmiştir,insanı doğallığı ve samimiyetiyle büyüler.
Senin sanatın, büyük şehirlerin gösterişli galerilerinde sergilenen pahalı tablolardan,bale danslarından, çıplak bir kadın heykelinden ibaret iken bizim için sanat, hayatın her anıdır. Bir Anadolu kadının toprağı sürerkenki halleri, bir annenin çocuğuna ninni söylemesi, bir aşığın sevgiliye yazdığı mektup bile bizim için sanattır. Bizim sanatımız, hayatın ta kendisidir ve her bireyin içinde mutlaka bulunur.
Senin gerçek sanatı aramak için şehir şehir,müze müze gezerken bizim önümüzde bir destan gibi yazılmıştır Anadolu,işte aramızdaki fark budur yabancı!