Düşünce, insanın yapı taşını oluşturur. Eğitim, üstündeki göz alıcı katedrali. Kültür ise üstündeki vişne, bütünleyici. Onlarsız balıkçı yeminden ne farkımız kalır? Belkide bu yüzden Eğitim Bakanı olarak önceliğim sanat tarihi derslerini müfredata eklemek olur. Ne kadar ders o kadar sorun tabii ama sizce de değmez mi? Dünyaya sadece bir az daha az cahil bakmak? Sadece sanatı değil sanatçıyı hissetmek, varlığını ve yokluğunu değerlendirmek. O tablodaki dokuyu, dokunmadan parmak uçlarında hissetmek veya yazdığı şarkıyı koklamak. Notaların ip atlamasını, aşağı yukarı danslarını izlemek. Her çıkan seste bir kez daha doğmak. Anlatılamazı yaşatmak, paylaşmak iyi bir başlangıç olacaktır. Sanatçının acısını, sevincini, sakinliğini duymak ne güzel şey öyle. Bizlere değil de birlerle anlatması demek ne demek bilir misin? Ölümden sonra gelen ölümsüzlükten bahsediyorum. Geleceğe Schumannlar, Monetler ve nicesi bağışlamak. Göğüsümüzü kabartıp böbürlenmeyi hak etmiyor muyuz? Şaheserlerinle, senin olan, seni yansıtan yapıtlarınla tarihe geçmeyi kim istemez. Michelangelo’nun David’in gözlerinden. En yüksekten onun endamını görmeye gelenleri izlediği söylenir. Beyaz kanvas üstündeki tek bir çizgisi olan tablonun başarısızlığı temsil ettiğini bilir misiniz? Milyonlar eden o çizginin hep uzaktan bu ironiye güldüğünü düşünmüşümdür. Sadece somut değil soyut anlamda da eserler var tabii. Bir sözün bin değeri var. Yazar veya şair hatta sadece bir düşünür evinin küçük ofisinde camlara bakarak yazdığı. Zamanını ala ala bazen tam bazen yarım bıraktığı eserler dünyayı değiştirdi. Bunları, fazlasını ve detaylısını çocuklara küçük yaştan itibaren aşılamak hepimizin görevidir. Sadece bireysel değil toplum olarak da ilerleme sarf edebilmek uğruna. Geleceğin yetişkinlerine anlama, yorumlama ve hissetme gibi terimleri kazımak demek. Ve bu dersin diğerlerinden ayıran bu önemli etkenler göz ardı edilecek gibi değil. Sanat iletişimin kendisidir. Geçmişi ve şimdiyi birbirine bağlar. Dil, din, ırk göz etmeksizin bizi birleştiren yegane uhudur. Sadece bunlarla da kalmaz, stres oranını azaltır ve akademik verimliliği arttırır. Sanat beyandır. Sanat bir dildir. Sanat sanattır. Ve onu diğerlerinde ayıran bu özellikler onu yüceltir. Nede olsa hayatta öğrenilecek çok şey var. Eğitim sonu gelmeyen bir tırmanıştır. En tepeye çıktığında senden yücesi yoktur. Ta ki daha büyük bir tepe bulunana kadar. Ve unutma. Her zaman daha büyük bir tepe vardır. Kim bilir. Belki bir gün en yükseğe varırsın. Ama hey, sanata en azından bakmak bile güzel. Değil mi?
Sanat Eğitimi
(Visited 52 times, 1 visits today)