Faruk Nafiz Çamlıbel’in Sanat isimli şiirinde iki zıt görüşü karşılaştırır. Bu görüşlerden bir tanesi Anadolu insanıniye savunan görüş, ikincisi ise kendi kültürüne yabancılaşmış bakış açısıdır.
Bu ilk görüşü ‘biz’ diye anlatırken, ikincil görüşü ‘sen’ diye anlatmıştır.
İlk dörtlükte, sanatın yalnızca Avrupa’da olmadığını ve Anadolu’nun zengin bir sanat kaynağı olduğunu vurgulamıştır. Herkes kendi yaşadığı alanı diğerlerine göre tercih eder ve daha hoş görür. Bir kişi ne kadar çalışırsa çalışsın, kendi alışık olduğu kültür dışında zorluk çekebilir.
İkinci dörtlükte, her milletin kendine has özellikleri ve sanat eserleri vardir. Anadolu insani batı ozentilerinden daha çok kültürel değerlere bakarak sanata yakınlık duyar.
Üçüncü dörtlükte, bati ve anadolu insanının gösteri sanatlarındaki farka dikkat çekiyor. Batıda daha narin, bale gibi, danslar tercih edilirken; Anadolu’da yiğitliği ve cesareti diz vuruşuyla sembolize eden zeybek oyunu ‘biz’ ruhunu dışarı çıkarır.
Dördüncü dörtlükte, doğu ve batı müziği karşılaştırılıyor. Batıda, birçok çalgıyla oluşan büyük orkestralar, ‘biz’ler için pek önemli değildir. Yılların yaşanmışlığını ifade eden türküler, kulağa daha hoş gelir.
Beşinci dörtlükte, batı değerlerine, buradaki ideal, gözle güzele görünen kadın heykellerine hayranlık duyulurken; Anadolu’da, kendi ulusal değerlerine bağlı kadına sevgi ve saygı bakış açısı vurgulanır.
Son dörtlükte, Anadolu’nun zengin sanat kaynağı olmasına rağmen batıya duyulan gereksiz hayranlık anlatılmaktadır. Yazar burada Anadolu’ya olan sevgisini anlatmaktadır.